Multilingual Turkish Dictionary

English

English
INDOLE : English Turkish

n. indol, bağırsakların bazı tür bakteriler tarafından çürütülmesi ile oluşan triptofan yan ürünü (Biyokimya); eczacılık ve parfümeride kullanılan kötü kokulu bir kanserojen bileşim (Kimya)

INDOLEACETIC ACID : English Turkish

indolasetik asit, gelişimi kolaylaştıran doğal bitki hormonu

INDOLEBUTYRIC ACID : English Turkish

indolebutirik asit, doğal bir bitki hormonu olan beyaz şeffaf asit

INDOLENCE : English Turkish

n. tembellik, uyuşukluk, üşengeçlik, ağrısız olma

INDOLENT : English Turkish

adj. tembel, uyuşuk, üşengeç, ağırkanlı, ağrısız, ağrı vermeyen

INDOLENTLY : English Turkish

adv. tembelce, uyuşuk bir şekilde, pasif bir şekilde

INDOMITABLE : English Turkish

adj. yılmaz, boyun eğmez, direnen

INDOMITABLY : English Turkish

adv. korkusuzca, boyun eğmez bir şekilde, inatçı bir şekilde

INDONESIA : English Turkish

n. Endonezya

INDONESIAN : English Turkish

adj. Endonezya'ya ait, Endonezya

INDONESIAN : English Turkish

n. endonezyalı, endonezya dili

INDONESIAN CITIZEN : English Turkish

n. Endonezya vatandaşı, Endonezya uyruklu

INDOOR : English Turkish

adj. içeri, kapalı, dahili, ev içi

INDOOR DRESS : English Turkish

n. ev elbisesi

INDOOR GAMES : English Turkish

salon oyunları, salon sporları, içeri oyunları, iç mekân oyunları, normalde içeride gerçekleştirilen spor karşılaşmaları

INDOOR HUNDRED METER RACE : English Turkish

iç mekân yüz metre yarışı, iç mekân bir yüzme havuzunda gerçekleştirilen yüz metre yüzme yarışı

INDOOR SWIMMING POOL : English Turkish

n. kapalı yüzme havuzu

INDOOR SWIMMMING POOL : English Turkish

n. kapalı yüzme havuzu

INDOORS : English Turkish

adv. içeriye, evde, eve

INDOPHENOL : English Turkish

n. indofenol, mavi-yeşil boya, boyacılıkta kullanılan bir bileşim (Kimya)

INDORE : English Turkish

n. Indore, orta Hindistan'da şehir ve semt

INDORSATION : English Turkish

n. onay, tasdiki, destek

INDORSE : English Turkish

v. arkasına yazmak, ciro etmek, onaylamak, desteklemek

INDORSE A BILL : English Turkish

v. ciro etmek

INDORSED : English Turkish

adj. imzalı, imzalanmış; onaylanmış, onaylı, tasdik edilmiş, tasdikli