Multilingual Turkish Dictionary

English

English
INSERTED : English Turkish

adj. ekli, eklenmiş, ilaveli, ilave edilmiş; içine konulmuş, içine yerleştirilmiş; (Bilgisayar) başka iki obje arasına yerleştirilmiş (metin imaj vs)

INSERTED IN : English Turkish

içine yerleştirilmiş, içine konulmuş

INSERTER : English Turkish

n. içine yerleştiren kimse veya şey, içine koyan

INSERTING : English Turkish

n. içine koyma, içine yerleştirme; ilave etme, ekleme

INSERTING A PACEMAKER : English Turkish

kalp atışlarını düzenleyen bir alet yerleştirmek, normal kalp atışları sağlayan bir aygıtı ameliyatla yerleştirmek

INSERTION : English Turkish

n. sokma, ek, ilave, ilan

INSET : English Turkish

n. ekli küçük resim, atma, ek, ilave

INSET : English Turkish

v. arasına koymak, ilave etmek

INSHALLAH : English Turkish

n. inşallah, (Arapça) Allah isterse

INSHEATHE : English Turkish

v. kılıfa koymak, bir kılıf içine yerleştirmek (ensheathe olarak da yazılır)

INSHORE : English Turkish

adj. sahilde, kıyıda, kıyı

INSHORE : English Turkish

adv. kıyıya doğru, kıyı yakınında

INSHORE OF : English Turkish

adv. kıyıya daha yakın

INSHORE OF A SHIP : English Turkish

adv. kıyıyla gemi arasında

INSIDE : English Turkish

n. iç, iç taraf, karın

INSIDE : English Turkish

adj. iç, içteki, dahili

INSIDE : English Turkish

adv. içeride, içeriye

INSIDE : English Turkish

prep. içinde, içine, içerisinde

INSIDE DOPE : English Turkish

n. bilgi, yanıltıcı bilgi

INSIDE EDITION : English Turkish

sadece belli bir bölgede (şirket üniversite vs) kullanım için amaçlanmış versiyon veya baskı

INSIDE INFORMATION : English Turkish

içeri bilgisi, dâhili bilgi; sadece içerideki kimseler tarafından bilinen sır bilgi (Ekonomik)

INSIDE JOB : English Turkish

içeriden destekli eylem, içerinden bağlantılı suç, bir şirket veya teşkilata karşı içeriden biri tarafından veya içeriden birinin yardımıyla işlenen suç

INSIDE LANE : English Turkish

n. iç kulvar

INSIDE LEFT : English Turkish

sol iç, sol iç oyuncu, yeri hücum ve savunma arasında bulunan top oyuncusu, sahanın merkezinde oynayan top oyuncusu

INSIDE OF : English Turkish

içinde, zarfında, içerisinde