Multilingual Turkish Dictionary

English

English
INTERLOCUTORY INJUNCTION : English Turkish

n. geçici önlem

INTERLOCUTORY ORDER : English Turkish

n. (Hukuk) ara emir, geçici mahkeme emri, bir davanın seyri sırasında bir meselenin aydınlatılmasına kadar mahkeme tarafından verilen geçici emir

INTERLOCUTRESS : English Turkish

n. bayan konuşmacı, kadın konuşmacı, bir konuşmanın bayan katılımcısı

INTERLOCUTRICE : English Turkish

n. bayan konuşmacı, kadın konuşmacı, bir konuşmanın bayan katılımcısı

INTERLOPE : English Turkish

v. uygun belge olmadan bir başkasının alanına girmek (ticarette olduğu gibi); başkasının işine karışmak, müdahale etmek, burnunu sokmak

INTERLOPER : English Turkish

n. burnunu sokan kimse, karışan tip, yetkisiz tüccar

INTERLUDE : English Turkish

n. interlüd, ara, ara faslı, perde arası, antrakt

INTERLUNAR : English Turkish

adj. eski ay ile yeni ay arasındaki zaman ile ilgili

INTERMARRIAGE : English Turkish

n. yabancı ile evlenme, akraba evliliği

INTERMARRIED : English Turkish

adj. yakın bir aile üyesiyle evli; farklı bir ırk veya kültürden biri ile evli

INTERMARRY : English Turkish

v. yabancı ile evlenmek, akraba ile evlenmek

INTERMAXILLA : English Turkish

n. intermaksilla, üst çene kemiği, üst çene kemiğini oluşturan kemik (Anatomi)

INTERMAXILLARY : English Turkish

adj. üst çene kemikleri arasında bulunan (Anatomi)

INTERMEDDLE : English Turkish

v. karışmak, burnunu sokmak

INTERMEDDLER : English Turkish

n. burnunu sokan kimse, işe karışan kimse, müdahale eden kimse, başkalarının işine karışan kimse

INTERMEDDLING : English Turkish

n. burnunu sokma, işe karışma, müdahale etme, başkalarının işine karışma

INTERMEDDLING : English Turkish

adj. burnunu sokan, işe karışan, müdahale eden, başkalarının işine karışan

INTERMEDIACY : English Turkish

n. arabuluculuk, aracılık, müdahale, araya girme; iki şey arasında olma durumu

INTERMEDIARY : English Turkish

n. aracı, arabulucu

INTERMEDIARY : English Turkish

adj. ara, orta, arabuluculuk eden

INTERMEDIATE : English Turkish

n. orta dereceli şey, ara sınav, aracı, arabulucu

INTERMEDIATE : English Turkish

adj. orta, ara

INTERMEDIATE COLOR : English Turkish

n. ara renk

INTERMEDIATE EXAMINATION : English Turkish

yarı dönem sınavı, yarı yıl sınavı, bir dönemim yarısı civarında yapılan sınav

INTERMEDIATE FREQUENCY : English Turkish

ara frekans, orta frekans (bir çeşit radyo alıcısında)