Multilingual Turkish Dictionary

English

English
LANDING FIELD : English Turkish

pist, uçak pisti

LANDING GEAR : English Turkish

iniş takımı

LANDING GROUND : English Turkish

iniş alanı, pist, uçak indirmek için kullanılan geniş düz alan

LANDING LIGHT : English Turkish

iniş ışığı, iniş şeridini aydınlatan güçlü ışık

LANDING NET : English Turkish

ağ kepçe

LANDING PARTY : English Turkish

çıkartma birliği

LANDING PATCH : English Turkish

iniş pisti, uçak indirmek için kullanılan geniş düz alan

LANDING PLACE : English Turkish

iskele, karaya çıkılan yer

LANDING PROCEDURE : English Turkish

iniş prosedürü, güvenli iniş sağlamak için uyulması gereken kurallar ve düzenlemeler (uçak veya başka araç ile ilgili)

LANDING SPEED : English Turkish

iniş hızı, iniş sırasındaki hız

LANDING STAGE : English Turkish

iskele

LANDING STRIP : English Turkish

iniş şeridi, iniş pisti, uçakların inmeleri için kullanılan uzun pist

LANDING ZONE : English Turkish

aktif olmadığı zaman disk okuyucu/yazıcı kafasının bulunduğu yer, LZ; paraşütçü askerler veya helikopterlerin iniş yapması için tasarlamış olan alan

LANDLADY : English Turkish

n. evsahibi, evsahibesi, kiraya veren, mülk sahibesi

LANDLER : English Turkish

n. yavaş oynanan Avusturya halk dansı

LANDLESS : English Turkish

n. topraksız, arazisiz

LANDLESSNESS : English Turkish

n. arazisiz olma, topraksız olma durumu, araziye sahip olmama durumu

LANDLOCKED : English Turkish

adj. kara ile çevrili, denize kıyısı olmayan

LANDLOPER : English Turkish

n. serseri, berduş

LANDLORD : English Turkish

n. evsahibi, kiraya veren, mülk sahibi, arazi sahibi

LANDLORDISM : English Turkish

n. mülkiyetini kiraya verme uygulaması, başkalarına mülkiyet kiraya verme veya kiralama

LANDLORDLY : English Turkish

adj. ev sahibi gibi, mülk sahibi gibi

LANDLORDSHIP : English Turkish

n. ev sahipliği, mülk sahipliği

LANDLUBBER : English Turkish

n. kara adamı, denizden anlamayan kimse

LANDMAN : English Turkish

n. bir soyadı