Multilingual Turkish Dictionary

English

English
MUTUAL AGREEMENT : English Turkish

karşılıklı anlaşma, insanlar arasındaki çift taraflı uzlaşma

MUTUAL AID : English Turkish

karşılıklı yardım, iki taraflı destek, dayanışma

MUTUAL ALLEGATIONS : English Turkish

karşılıklı iddialar, karşılıklı yasal suçlamalar

MUTUAL ASSURED DESTRUCTION : English Turkish

karşılıklı garantili yıkım, soğuk savaş, nükleer denge, ABD ve Sovyetler Birliği arasında mevcut olan ve nükleer bir savaşın önlenmesine de yardımcı olan daimi tehdit (her iki ülke de diğerini tamamen yok edebilecek imkan ve kabiliyete sahip), MAD

MUTUAL BORROWER : English Turkish

karşılıklı borçlu, bir borcu birlikte geri ödeme zorunluğu olan birkaç komisyoncudan biri

MUTUAL COMPANY : English Turkish

hisse sermayesi olmayan şirket, karları sahipleri arasında yatırım oranına göre bölünen şirket

MUTUAL CONSENT : English Turkish

karşılıklı rıza, karşılıklı onaylama, iki taraflı anlaşma, iki taraf arasındaki muvafakat

MUTUAL COVER : English Turkish

irbirine paralel olarak hareket eden iki askeri birim tarafından sağlanan karşılıklı gözetleme sahası ve koruma

MUTUAL EFFECT : English Turkish

n. etkileşim

MUTUAL EXCLUSION : English Turkish

karşılıklı hariç tutma, (Bilgisayar yazılımı) ortak veri kaynaklarına senkronize (eşzamanlı) çoklu erişim (belli bir anda bir proğrama erişime imkan sağlayan ve geri kalanların hepsini dışarda tutan "kilitli-açık" anahtarını kullanan)

MUTUAL FRIEND : English Turkish

ortak arkadaş

MUTUAL FUND : English Turkish

aşka şirket hisselerine yatırım yapan şirket

MUTUAL INDUCTION : English Turkish

karşılıklı indüksiyon, elektrik akımı taşıyan iki bitişik iletken arasında meydana gelen elektromanyetik indüksiyon

MUTUAL INFLUENCE : English Turkish

karşılıklı etki, iki taraflı etki

MUTUAL LOVE : English Turkish

n. karşılıklı sevgi, karşılıklı aşk

MUTUAL SOCIETY : English Turkish

dayanışma derneği, kooperatif, karşılıklı yararlı örgüt

MUTUAL TRUST : English Turkish

karşılıklı güven, karşılıklı inanç, iki taraflı itimat

MUTUALISE : English Turkish

v. karşılıklı yapmak, iki taraflı hale getirmek, karşılıklılık durumuna değiştirmek, bağımsız olmasına neden olmak; karşılıklı olmak; işletme veya şirket birleştirmek (ayrıca mutualize)

MUTUALISM : English Turkish

n. mutualizm, sosyal ve kişisel saadetin ideal durumu olarak karşılıklı dayanışma (Felsefe)

MUTUALIST : English Turkish

n. karşılıklı bağımlılığı destekleyen kimse, mutualizm savunucusu, karşılıklı sosyal ve bireysel dayanışmaya inanan kimse

MUTUALITY : English Turkish

n. karşılıklı olma, mukabele

MUTUALIZATION : English Turkish

n. karşılıklı olma durumuna getirme, bağımsız hale gelme; işletme veya şirket birleştirme

MUTUALIZE : English Turkish

v. karşılıklı yapmak, iki taraflı hale getirmek, karşılıklılık durumuna değiştirmek, bağımsız olmasına neden olmak; karşılıklı olmak; işletme veya şirket birleştirmek (ayrıca mutualise)

MUTUALLY : English Turkish

adv. karşılıklı olarak

MUTUALLY EXCLUSIVE : English Turkish

karşılıklı hariç, ikinci bir şeyin kabul edildiği zaman bir şeyi otomatik olarak reddetmek