Multilingual Turkish Dictionary

English

English
MARKUP : English Turkish

n. fiyat artışı, perakende fiyat farkı

MARL : English Turkish

n. kireçli toprak, marn

MARL : English Turkish

v. kireçli toprak ile gübrelemek, halatı ince halatla sarmak

MARLBOROUGH : English Turkish

n. Wiltshire'da (İngiltere) bir kasaba; Yeni Zellanda'da bir bölge; ABD'de bazı şehirlerin adı; bir soyadı

MARLEN : English Turkish

n. bir erkek ismi

MARLENE : English Turkish

n. bir bayan ismi; bir soyadı

MARLENE DIETRICH : English Turkish

(
1992) Alman asıllı ABD'li film yıldızı ve şarkıcı

MARLEY : English Turkish

n. bir soyadı; Bob Marley (
1981, Robert Nesta Marley olarak doğan), Jamaika asıllı söz yazarı ve Reggae müziği şarkıcısı

MARLIN : English Turkish

n. atlantik kılıçbalığı

MARLINE : English Turkish

n. iki kollu ince halat, mürnel

MARLINESPIKE : English Turkish

n. kavela

MARLON : English Turkish

n. bir erkek ismi

MARLON BRANDO : English Turkish

(
2004) tartışmalı "Paris'te Son Tango" ve "Baba" filmlerindeki performansı ile tanınan ABD'li sinema oyuncusu

MARLOWE : English Turkish

n. bir soyadı; Christopher Marlowe (
1593), İngiliz oyun yazarı ve şair, "Faustus" ve "Malta Yahudisi" nin yazarı; Julia Marlowe (
1950) İngiliz asıllı ABD'li aktrist

MARLY : English Turkish

adj. kireçli toprak gibi

MARMALADE : English Turkish

n. marmelat, portakal reçeli

MARMARA : English Turkish

n. Türkiye'nin kuzeybatısında Boğaziçi ile Karadeniz'e Çanakkale Boğazı ile Ege Denizi'ne bağlanan iç deniz

MARMITE : English Turkish

n. toprak tencere, güveç

MARMOREAL : English Turkish

adj. mermer gibi, mermersi, mermer

MARMOREAN : English Turkish

adj. mermer gibi, mermersi, mermer

MARMOSET : English Turkish

n. ipek maymun

MARMOT : English Turkish

n. dağ sıçanı

MARNE : English Turkish

n. Fransa'da bir nehir; Fransa'da bir bölge

MARONITE : English Turkish

n. maruni

MAROON : English Turkish

n. vişne çürüğü rengi, kestane rengi, maron, patlayıcı fişek