Multilingual Turkish Dictionary English

MORALE : English Turkish

n. moral, manevi güç, maneviyat

MORALIST : English Turkish

n. ahlâkçı, törebilimci

MORALITY : English Turkish

n. ahlâk, törellik

MORALIZATION : English Turkish

n. ahlâk yönünden değerlendirme

MORALIZE : English Turkish

v. ahlâk dersi vermek, ahlâk öğretmek

MORALLY : English Turkish

adv. ahlâkça, manevi olarak

MORALS : English Turkish

n. ahlâk, töre, özdeyiş, ders

MORAN : English Turkish

n. çeşitli Amerikan şehirlerinin adı; bir bayan ismi; bir soyadı

MORASS : English Turkish

n. bataklık, batak, sazlık

MORATORIUM : English Turkish

n. borçların ertelenmesi, moratoryum

MORATORY : English Turkish

adj. borçları erteleyen

MORAVIA : English Turkish

n. moravya

MORAVIAN : English Turkish

n. moravyalı

MORAVIAN : English Turkish

adj. moravyalı

MORAY : English Turkish

n. murana

MORBID : English Turkish

adj. hastalıklı, marazi, marazi şeylere ilgi duyan

MORBIDITY : English Turkish

n. hastalıklılık

MORBIDLY : English Turkish

adv. marazi olarak

MORBIDNESS : English Turkish

n. hastalık oranı, marazi şeylere aşırı ilgi

MORDACIOUS : English Turkish

adj. keskin, alaycı, iğneli, iğneleyici

MORDACITY : English Turkish

n. keskinlik

MORDANCY : English Turkish

n. keskinlik

MORDANT : English Turkish

n. renk sabitleştirici ilaç, bakır oymacılığı ilacı

MORDANT : English Turkish

adj. iğneli, içe işleyen, içine işleyen, dokunaklı, renk sabitleştirici, iğneleyici

MORDECHAI : English Turkish

n. Esther'in kuzeni, Esther'in kitabından bir kahraman (İncil'den); bir erkek ismi (İbranice)