Multilingual Turkish Dictionary

English

English
USAID : English Turkish

$WI_SOURCE:"USAID (United States Agency for International Development)$WI_FREQUENCY:31 Birleşik Devletler uluslararası kalkınma ajansı, ABD'nin siyasi ve ekonomik çıkarlarını geliştirmek üzere yabancı yardım ve insani yardım sağlayan bağımsız federal hükümet kuruluşu

USANCE : English Turkish

n. vade, ödeme süresi, ticari bir senedin ödenmesi için verilen zaman dilimi (Ticaret); onaylı uygulama, geleneksel uygulama

USB : English Turkish

evrensel seri taşıyıcı, bir bilgisayar ile çevre cihazlar arasında bağlantı sağlayan arayüz (örneğin bir klavye, oyun kontrolörü, telefon, yazıcı vb)

USB DRIVE : English Turkish

n. USB sürücü, (Bilgisayar) anahtarlık disk, anahtarlık-disk, flash bellek, flash bellek kullanan ve bir anahtar zincirinde taşınacak kadar hafif Tak ve Çalıştır küçük mobil cihaz

USB FLASH DRIVE : English Turkish

n. USB flash bellek sürücü, bir bilgisayarın sabit sürücüsüne benzer bir kolay ve rahat kullanıma küçük mobil cihaz

USB2 : English Turkish

cihazların daha yüksek hızlarda (10 kat daha hızlı) çalışmasına izin veren USB bağlantılar için geliştirilen yeni standart

USCG : English Turkish

n. Birleşik Devletler sahil güvenlik, ABD'nin su yollarını ve kıyılarını korumakla yetkili askeri birim

USD : English Turkish

Birleşik Devletler doları, Amerika Birleşik Devletleri'nin para birimi

USDA : English Turkish

n. ABD Tarım Bakanlığı, geniş bir kapsamda çeşitli konuları denetleyen ABD hükümeti bakanlığı (örneğin tarım, gıda emniyeti, kırsal alan gelişimi, orman hizmetleri vb)

USE : English Turkish

n. kullanım, faydalanma, kullanma, fayda, menfaat, yarar, alışkanlık, adet, kullnım hakkı, amaç

USE : English Turkish

v. kullanmak, faydalanmak, yararlanmak, davranmak, muamele etmek, adet edinmek, yapmış olmak

USE BADLY : English Turkish

kötü kullanmak, kötü uygulamak, iyi kullanmamak, kötü bir şekilde kullanmak

USE DRUGS : English Turkish

v. uyuşturucu almak

USE FORCE : English Turkish

askı yapmak

USE HEADLIGHTS : English Turkish

farlarınızı yakın [aut.] [aut.]

USE OF FORCE : English Turkish

güç kullanımı, kuvvet kullanımı, kuvvet kullanarak bir faaliyette bulunma

USE ONE'S BRAINS : English Turkish

eynini kullanmak, düşünmek, aklını kullanmak, zekâsını kullanmak

USE ONE'S EARS : English Turkish

kulaklarını kullanmak, duymak, dinlemek, kulaklarını açmak

USE ONE'S EYES : English Turkish

gözlerini kullanmak, bakmak, görmek, göz atmak, incelemek

USE ONE'S LEGS : English Turkish

acaklarını kullanmak, ayaklarını kullanmak, yürümek, bacaklarını kullanarak bir yerden bir yere hareket etmek

USE SMB. ILL : English Turkish

v. kötü davranmak, kötü muamele etmek

USE UP : English Turkish

harcamak, bitirmek, tüketmek

USE VIOLENCE : English Turkish

şiddet kullanmak, zorbalık kullanmak, sertlik kullanmak

USEABILITY : English Turkish

n. kullanabilirlik, kullanılırlık, kullanılabilirlik, bir şeyin kolay kullanılabilme derecesi

USEABLE : English Turkish

adj. kullanılır, kullanılabilir