Multilingual Turkish Dictionary English

WORKING METHOD : English Turkish

çalışma yöntemi, çalışma sistemi, işin gerçekleştirdiği metot, çalışma metodu

WORKING MOTHER : English Turkish

çalışan anne, işçi anne, gelirli bir işi olan kadın ebeveyn (genellikle ev dışında)

WORKING MOTHERS' ORGANIZATION : English Turkish

çalışan anneler derneği

WORKING ORDER : English Turkish

n. çalışma düzeni, işletme talimatı

WORKING OUT : English Turkish

n. hazırlama, çözme, halletme

WORKING PAPER : English Turkish

çalışma belgesi, çalışma tablosu, listeler ve bulguların bir arada toplandığı belge, bir kontrattan önceki anlaşma, yazılı anlaşma

WORKING PAPERS : English Turkish

çalışma belgeleri, çalışma izni, iş lisansı

WORKING PARTY : English Turkish

çalışan taraf, çalışan grup, araştırma ekibi

WORKING PLACE : English Turkish

n. işyeri

WORKING PRESSURE : English Turkish

iş baskısı, çalışma baskısı, iş stresi, WP

WORKING SIMULTANEOUSLY : English Turkish

aynı anda farklı şeyler yapma, aynı zamanda çok değişik işler yapma

WORKING SURFACE : English Turkish

çalışma alanı, çalışma yüzeyi, çalışma sahası, çalışmak için kurulmuş alan (mutfakta, sanat stüdyosunda vs)

WORKING WOMAN : English Turkish

n. çalışan kadın, işçi kadın, işçi sınıfının kadın üyesi; kadın işçi

WORKING YOUTH : English Turkish

n. çalışan gençlik, iş ve eğitimin birleştirilmesi temeline dayanan İsrail gençlik hareketi

WORKING YOUTH : English Turkish

n. çalışan gençler, işçi gençlik, işçi gençler, genç işçiler, çalışan genç insanlar

WORKING-CLASS : English Turkish

adj. işçi sınıfıyla ilgili, işçi sınıfına özgü; kiralanmış işçilerle ilgili, kiralanmış işçilere özgü

WORKING-OUT : English Turkish

n. gelişme; çözüm

WORKINGMAN : English Turkish

n. işçi, emekçi

WORKINGS : English Turkish

n. işletme

WORKINGWOMAN : English Turkish

n. çalışan kadın, işçi kadın, işçi sınıfının kadın üyesi; kadın işçi

WORKLESS : English Turkish

adj. işsiz

WORKLOAD : English Turkish

n. iş yükü, adam başına düşen iş

WORKMAN : English Turkish

n. işçi, amele, usta, zanaatçı

WORKMANLIKE : English Turkish

adj. işçi gibi, işçiye yakışır, usta elinden çıkmış

WORKMANLY : English Turkish

adj. işçi gibi, usta elinden çıkmış, işçiye yakışır