Multilingual Turkish Dictionary

English

English
WORLD WIDE FUND FOR NATURE : English Turkish

doğa için dünya çapında fon, tehlikedeki türleri ve çevreyi koruma doğrultusunda çalışan organizasyon

WORLD WIDE WEB : English Turkish

dünya çapında ağ, dünya çapındaki sunuculara dağılmış birbiri ile ilişkili HTML belgelerinin İnternet ağı, W3

WORLD WITHOUT END : English Turkish

sonsuz dünya, sonu olmayan dünya, ölümsüz dünya

WORLD'S END : English Turkish

n. dünyanın sonu, dünyanın en uzak parçası ve en ücra bölgeleri

WORLD-BEATER : English Turkish

n. dünya rekoru sahibi, dünya rekortmeni; dünyanın en iyisi olmaya çalışan kimse; alanında en iyisi olan şey

WORLD-RANKING : English Turkish

adj. dünya sıralaması, dünya klası

WORLD-TO-COME : English Turkish

gelecek dünya, diğer dünya, yaşamdan sonra, hayattan sonrası, sonraki dünya

WORLD-VIEW : English Turkish

n. dünya görüşü, hayat görüşü, bir kimsenin etrafındaki dünya hakkındaki fikri

WORLD-WEARINESS : English Turkish

n. dünya yorgunluğu, bıkkınlık, bıkmışlık, duygusal nostaljik üzüntü hali; melankoliklik, dünyanın kötü tarafları görüldüğünde beliren üzüntü tarafından yaratılan bıkkınlık durumu

WORLDBEATER : English Turkish

n. dünya rekoru sahibi

WORLDLINESS : English Turkish

n. dünyevi oluş, maddecilik

WORLDLING : English Turkish

n. dünya işlerine dalmış kimse

WORLDLY : English Turkish

adj. dünyasal, dünyevi, maddi, dünya zevklerine düşkün, pişkin

WORLDLY GOODS : English Turkish

dünyevi şeyler, bu dünya ile ilgili şeyler, sahip olunan şeyler, bir kimsenin sahibi olduğu kişisel varlıklar

WORLDLY INNOCENCE : English Turkish

n. dünyadan haberi olmama

WORLDLY MATTER : English Turkish

dünyevi mesele, maddi sorun, maddi problem

WORLDLY WISDOM : English Turkish

pişkinlik, dünya işlerini iyi bilme

WORLDLY WISE : English Turkish

adj. pişkin, bilmiş, dünya işlerini iyi bilir

WORLDLY-MINDED : English Turkish

adj. dünyaperest, maddeci, bu dünyayla ilgili

WORLDLY-WISE : English Turkish

adj. görmüş geçirmiş, dünyayı anlayan, dünya tecrübesi olan, dünya hakkında bilgisi olan

WORLDWIDE : English Turkish

adj. dünya çapında, evrensel

WORLDWIDE BUSINESS : English Turkish

dünya çapında iş, dünya çapında şirket, iş imparatorluğu, dünya çapında pek çok ülkede iş sahibi olma

WORLDWIDE FAME : English Turkish

dünya çapında ün, evrensel nam, dünyaya yayılan şöhret

WORLDWIDE ORGANIZATION : English Turkish

dünya çapında teşkilat, uluslararası organizasyon, dünya çapında şubeleri olan ortaklık

WORLDWIDE REPUTATION : English Turkish

dünyaca tanınma