English
ADPCM : English Turkish
"Adaptive Differential Pulse Code Modulation (Adapte Edilebilir Diferansiyel Vuruş Kodu Modülasyonu)"; analog sesi, doğrusal örnekleme algoritması ile düşük bit değerinde dijital sinyallere dönüştüren metot (Bilgisayar, Telekomünikasyon)
ADR : English Turkish
"alternative dispute resolution (alternatif çatışma çözümü)"; bir üçüncü tarafın arabuluculuğu müdahalesiyle çatışma çözümü sağlanması ve çatışmanın iki tarafının da kabul edebileceği bir orta yol bulunmasına çalışan yöntem
ADRENAL : English Turkish
adj. böbreküstü bezi ile ilgili
ADRENAL CORTEX : English Turkish
adrenal korteks, böbreküstü bezlerinin dış kabuğu
ADRENAL GLAND : English Turkish
öbreküstü bezi
ADRENALECTOMIZE : English Turkish
v. adrenalectomi, böbreküstü bezinin cerrahi ameliyatla alınması
ADRENALECTOMY : English Turkish
n. adrenalectomi, böbreküstü bezinin cerrahi ameliyatla alınması
ADRENALIN : English Turkish
n. adrenalin
ADRENALINE : English Turkish
n. adrenalin, tansiyonun yükselmesine neden olan hormon
ADRENALISED : English Turkish
adj. heyecanlı, uyarılmış, coşkulu, uyandırılmış, enerji dolu, tahrik edilmiş (ayrıca adrenalized)
ADRENALIZED : English Turkish
adj. heyecanlı, uyarılmış, coşkulu, uyandırılmış, enerji dolu, tahrik edilmiş (ayrıca adrenalised)
ADRENOCORTEX : English Turkish
n. adrenal korteks, böbreküstü bezlerinin dış kabuğu
ADRENOCORTICAL : English Turkish
adj. adrenokortikal, böbreküstü bezine ait veya ilgili olan
ADRENOCORTICOTROPIC HORMONE : English Turkish
adrenokortikotrop hormon, ACTH, böbreküstü bezlerinin steroit üretimini uyaran hipofiz bezi tarafından salgılanan hormon (Fizyoloji)
ADRIAENSSEN : English Turkish
n. bir soyadı
ADRIAN : English Turkish
n. bir erkek adı; bir kadın adı; bir soyadı; Birleşik Devletler’de pek çok şehrin adı; pek çok tarihî Katolik kişinin adı
ADRIAN : English Turkish
adj. Adriyatik Denizi’yle ilgili, Adriyatik’e dair
ADRIATIC : English Turkish
adj. Adriyatik Denizi’nin, Adriyatik Denizi’yle ilgili, Adriyatik’e dair
ADRIATIC : English Turkish
n. adriyatik
ADRIATIC SEA : English Turkish
adriyatik, adriyatik denizi
ADRIFT : English Turkish
adj. akıntıya kapılmış, rüzgâra kapılmış, kendi haline bırakılmış, başıboş, serseri
ADROIT : English Turkish
adj. becerikli, usta, eli çabuk
ADROITLY : English Turkish
adv. ustalıkla, ustaca
ADROITNESS : English Turkish
n. beceri, hüner, el çabukluğu, beceriklilik
ADSCITITIOUS : English Turkish
adj. sonradan eklenen, doğuştan değil; dışardan gelen bir şeyden kaynaklanan; fazla; katma
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani