Multilingual Turkish Dictionary French

ADOUCISSEUR (D'EAU) : French Turkish

su yumuşatıcısı

ADOUCISSEURUSE : French Turkish

[le]

ADRESSE : French Turkish

"[la] ustalık, beceriklilik, beceri; adres; dilekçe"

ADRESSER : French Turkish

"göndermek; yöneltmek, konuşmak; sunmak "

ADRET : French Turkish

[le] küney, güneşe bakan yamaç

ADROIT : French Turkish

"becerikli, usta, mahir; zeki"

ADROITEMENT : French Turkish

"ustalıkla, maharetle; zekice"

ADRÉNALINE : French Turkish

[la] adrenalin

ADULATEUR : French Turkish

[le] [la] dalkavuk, pohpohçu

ADULATION : French Turkish

[la] dalkavukluk, pohpohlama

ADULER : French Turkish

dalkavukluk etmek, pohpohlamak

ADULTE : French Turkish

[le] [la] yetişkin, ergin, büyük

ADULTÈRE : French Turkish

[le] zina

ADULTÉRER : French Turkish

ozmak, değiştirmek

ADULTÉRIN : French Turkish

evlilikdışı doğan

ADVENIR : French Turkish

olmak, başa gelmek, meydana gelmek

ADVENTICE : French Turkish

dıştan, arızi

ADVERBE : French Turkish

[le] zarf, belirteç

ADVERBE DE LIEU : French Turkish

yer belirteci

ADVERBE DE MANIÈRE : French Turkish

tarz zarfı, tarz belirteci

ADVERBE DE QUALITÉ : French Turkish

niteleme belirteci

ADVERBE DE QUANTITÉ : French Turkish

ölçü belirteci

ADVERBE DE TEMPS : French Turkish

zaman belirteci

ADVERBE INTERROGATIF : French Turkish

soru belirteci

ADVERBES INTERROGATIFS : French Turkish

soru zarfları