Multilingual Turkish Dictionary French

GUEULETON : French Turkish

[le] bol yemek, ziyafet

GUEULETONNER : French Turkish

tıka basa yemek

GUEUX : French Turkish

"[le] dilenci, baldırı çıplak; alçak"

GUI : French Turkish

[le] ökseotu

GUIBOLE : French Turkish

[la] bacak

GUICHET : French Turkish

[le] küçük kapı, gişe

GUICHET DES RENSEIGNEMENTS : French Turkish

danışma (masası)

GUICHETIER : French Turkish

[le] [la] gişe memuru

GUIDE : French Turkish

[le] kılavuz, rehber

GUIDER : French Turkish

ehberlik etmek, yol göstermek

GUIDON : French Turkish

[le] (bisiklette) gidon

GUIGNE : French Turkish

"[la] bir çeşit kiraz; kötü talih"

GUIGNER : French Turkish

"göz ucuyla bakmak; yan gözle bakmak"

GUIGNOL : French Turkish

"[le] kukla oyunu; gülünç kimse"

GUILLEMETER : French Turkish

tırnak içine almak

GUILLEMETS : French Turkish

[le] tırnak işareti

GUILLEMETS DE RÉPÉTITION : French Turkish

denden

GUILLERET : French Turkish

"şakrak; canlı, şen; kıvrak"

GUILLOCHER : French Turkish

menevişlemek

GUILLOCHIS : French Turkish

[le] meneviş

GUILLOTINE : French Turkish

"[la] giyotin; ölüm cezası"

GUILLOTINER : French Turkish

giyotinle kafa uçurmak

GUIMAUVE : French Turkish

[la] hatmi (çiçeği)

GUIMPE : French Turkish

[la] rahibe başörtüsü

GUINDÉ : French Turkish

"şişirme (söz); yapmacıklı (kimse), kasıntı"