Multilingual Turkish Dictionary French

IMPROVISATEUR : French Turkish

[le] [la] doğaçtan söyleyici

IMPROVISATION : French Turkish

[la] doğaçtan söyleme

IMPROVISER : French Turkish

doğaçtan söylemek, hazırlıksız yapmak

IMPROVISÉ : French Turkish

hazırlıksız, gelişigüzel

IMPRUDEMMENT : French Turkish

ihtiyatsızca, tedbirsizce

IMPRUDENCE : French Turkish

[la] ihtiyatsızlık, tedbirsizlik

IMPRUDENT : French Turkish

ihtiyatsız, tedbirsiz

IMPRÉCATION : French Turkish

"[la] ilenme, beddua; lanet"

IMPRÉCIS : French Turkish

ellisiz, vuzuhsuz

IMPRÉCISION : French Turkish

[la] bellisizlik, vuzuhsuzluk

IMPRÉGNATION : French Turkish

"[la] içine işletme, içine geçirme, sindirme; doyurma; doyma"

IMPRÉGNER : French Turkish

içine işletmek, içine geçirmek, sindirmek

IMPRÉGNÉ : French Turkish

içine işlemiş, içine sinmiş

IMPRÉVISIBLE : French Turkish

önceden bilinemez, beklenmedik

IMPRÉVOYANCE : French Turkish

[la] öngörüsüzlük, sonu düşünememe, ilerisini görmeme

IMPRÉVOYANT : French Turkish

öngörüsüz, sonu düşünemez

IMPRÉVU : French Turkish

eklenmedik, önceden düşünülmemiş

IMPUBÈRE : French Turkish

erginlik çağına girmemiş

IMPUDEMMENT : French Turkish

saygısızca, küstahça, arsızca

IMPUDENCE : French Turkish

[la] saygısızlık, küstahlık, arsızlık, yüzsüzlük

IMPUDENT : French Turkish

saygısız, küstah, arsız

IMPUDEUR : French Turkish

[la] utanmazlık, sıkılmazlık

IMPUDICITÉ : French Turkish

[la] uygunsuzluk, iffetsizlik, edepsizlik

IMPUDIQUE : French Turkish

uygunsuz, iffetsiz, edepsiz

IMPUDIQUEMENT : French Turkish

uygunsuzca, iffetsizce, edepsizce