Multilingual Turkish Dictionary

French

French
INGÉNUE : French Turkish

saf, masum

INGÉNUITÉ : French Turkish

[la] saflık, masumluk, yürek temizliği

INGÉNUMENT : French Turkish

saflıkla, temiz yüreklilikle

INGÉRENCE : French Turkish

[la] karışma, el sokma, müdahale

INGÉRER : French Turkish

yutmak, mideye indirmek

INHABILE : French Turkish

eceriksiz, acemi, yeteneksiz

INHABILETÉ : French Turkish

"[la] beceriksizlik, acemilik; yeteneksizlik"

INHABITABLE : French Turkish

içinde oturulamaz

INHABITUEL : French Turkish

alışılmadık, alışılmamış

INHABITÉ : French Turkish

"içinde oturulmayan, boş; ıssız"

INHALATEUR : French Turkish

[le] solunum aygıtı

INHALATEUR D'OXYGÈNE : French Turkish

oksijen maskesi

INHALATION : French Turkish

[la] buğu çekme, soluma

INHALER : French Turkish

solumak

INHIBER : French Turkish

"ket vurmak; yasaklamak; bilinçaltına itmek"

INHIBITION : French Turkish

"[la] yasak; ket vurma; yasaklamak, bilinçaltına itme"

INHOSPITALIER : French Turkish

konuksevmez

INHUMAIN : French Turkish

"insanlık dışı; duygusuz"

INHUMANITÉ : French Turkish

[la] insaniyetsizlik, acımasızlık, zalimlik

INHUMATION : French Turkish

[la] gömme, toprağa verme

INHUMER : French Turkish

gömmek

INHÉRENCE : French Turkish

[la] ayrılamazlık

INHÉRENT : French Turkish

ayrılamaz, (bir şeyin) içinde

INIMAGINABLE : French Turkish

tasarlanamaz, düşünülemez

INIMITABLE : French Turkish

taklit olunamaz, benzetilemez