Multilingual Turkish Dictionary French

JUS : French Turkish

[le] (sıkılarak çıkarılan) su, özsu

JUS DE FRUIT : French Turkish

meyve suyu

JUS DE LA VIGNE : French Turkish

şarap

JUS DE TOMATES : French Turkish

domates suyu

JUS DE VIANDE : French Turkish

et suyu

JUSANT : French Turkish

[le] denizin çekilmesi, inme

JUSQU'ICI : French Turkish

şimdiye kadar

JUSQU'À CE QUE : French Turkish

inceye kadar

JUSQU'À LA MOELLE DES OS : French Turkish

iliklerine kadar

JUSQU'À NOUVEL ORDRE : French Turkish

yeni bir emre kadar

JUSQU'À PRÉSENT : French Turkish

şimdiye kadar

JUSQUE À : French Turkish

e dek,
e kadar

JUSQUE À PRÉSENT : French Turkish

şimdiye kadar

JUSQUE-LÀ : French Turkish

o zamana kadar

JUSQUIAME : French Turkish

[la] banotu

JUSTAUCORPS : French Turkish

[le] (spor ve dansta giyilen) vücuda yapışık giysi

JUSTE : French Turkish

"adil, adaletli; haklı; doğru; yerinde, makul; dar, kısa "

JUSTEMENT : French Turkish

"adaletle; tamamı tamamına"

JUSTESSE : French Turkish

[la] doğruluk, yanlışsızlık

JUSTICE : French Turkish

"[la] tüze, adalet; hak; yargılama; doğruluk "

JUSTICIABLE : French Turkish

yargılanabilir

JUSTICIER : French Turkish

[le] [la] adaleti uygulayan kişi, adaletsever

JUSTIFIABLE : French Turkish

"temize çıkabilir; haklı görülebilir, mazur görülebilir"

JUSTIFICATIF : French Turkish

"doğrulayıcı; ispat edici, kanıtlayıcı"

JUSTIFICATION : French Turkish

"[la] ispat, ispat etme; haklı çıkarma, temize çıkarma"