Multilingual Turkish Dictionary Turkish

GÖRSEL-İŞİTSEL : Turkish French

audio-visuel/le

GÖRSEL-İŞİTSEL EĞİTİM : Turkish French

enseignement audio-visuel, éducation audio-visuelle

GÖRSELLEŞTİRME : Turkish French

visualisation [la]

GÖRSELLEŞTİRMEK : Turkish French

visualiser

GÖRÜLEBİLİR : Turkish French

visible, observable

GÖRÜLECEK HESABI OLMAK : Turkish French

avoir maille à partir avec qn

GÖRÜLEMEMİŞ : Turkish French

inaperçu/e

GÖRÜLEMEZ : Turkish French

invisible

GÖRÜLEMEZLİK : Turkish French

invisibilité [la]

GÖRÜLMEK : Turkish French

se voir, s'offrir

GÖRÜLMEMİŞ DERECEDE : Turkish French

exceptionnellement

GÖRÜLMEYE DEĞER : Turkish French

spectaculaire

GÖRÜLMEZ : Turkish French

imperceptible

GÖRÜLÜR : Turkish French

visible

GÖRÜM : Turkish French

vue [la]

GÖRÜMCE : Turkish French

elle-sìur (belles-sìurs) [la]

GÖRÜNGÜ : Turkish French

phénomène [le]

GÖRÜNME : Turkish French

apparition [la], aspect [le], émersion [la]

GÖRÜNMEK : Turkish French

apparaître, comparaître, paraître, revenir, se produire, sous les sens

GÖRÜNMEZ : Turkish French

invisible, perdu/e

GÖRÜNMEZ KAZA : Turkish French

tuile [la]

GÖRÜNMEZ OLMAK : Turkish French

disparaître

GÖRÜNMEZ YAPMAK : Turkish French

occulter

GÖRÜNTÜ : Turkish French

apparition [la], fantôme [le], image [la], photogramme [le], simulacre [le]

GÖRÜNÜM : Turkish French

perspective [la], spectacle [le], tête [la]