Turkish
ALCAN : Turkish Turkish Ansiklopedik
(tür.) ka.
can alıcı güzel. can alan, cesur, yürekli
ALEMDAR : Turkish Turkish Ansiklopedik
(afi.) er.
bayrak veya sancak tutan, taşıyan, bayraktar, sancaktar.
işe önderlik eden. alemdar mustafa paşa: osmanlı veziri
ALEV : Turkish Turkish Ansiklopedik
(tür.) ka.
ateşten ve yanıcı cisimlerden çıkan parlak, çeşitli şekillere giren gazlardan meydana gelen şeffaf dil, yalım.
aşk ateşi, sevda.
alımlı, cazibeli kadın
ALEVİ : Turkish Turkish Ansiklopedik
(ara.) er.
hz. ali soyundan, hz. ali'ye hususi ilgi gösteren, ona taraftar olan. şii mezhebinin kollarından biri
ALGAN : Turkish Turkish Ansiklopedik
(tür.) er.
alan, fetheden, fatih
ALGUHAN : Turkish Turkish Ansiklopedik
(tür.) er.
çağatay hanlığı hükümdarı. (1266). orta asya’yı ele geçirip harezm'den afganistan’a kadar sınırlarını genişletti. cengiz'in yasalarını şiddetle uyguladı
ALGUN : Turkish Turkish Ansiklopedik
(far.) ka.
aklı alınmış.
al renginde, koyu ve parlak pembe.
tümsek, tepe
ALGUNE : Turkish Turkish Ansiklopedik
(far.) ka.
serap.
allık
ALGÜL : Turkish Turkish Ansiklopedik
(tür.) ka.
kırmızı gül
ALGIN : Turkish Turkish Ansiklopedik
(tür.) er.
güçlü, iyi, güzel, sıcakkanlı, sevimli.
sevdalı, aşık, vurgun.
hızlı akan su.
renksiz, cılız, zayıf
ALİ : Turkish Turkish Ansiklopedik
(ara.) er.
yüce, ulu, yüksek.
hz. ali: ebu talib’in oğlu. peygamberimizin amcazadesi ve kızı fatma (r.anha)'nın kocası. dördüncü halife
ALİ HAN : Turkish Turkish Ansiklopedik
(ati.) er.
yüce han
ALİCAN : Turkish Turkish Ansiklopedik
(a.f.i) er.
ali ve can isimlerinin bir araya gelmesinden meydana gelmiştir.
(bkz. ali ve can)
ALİCENGİZ : Turkish Turkish Ansiklopedik
(ati.) er.
akla gelmez, şeytanca, beklenmedik ve umulmadık tarzda anlamlan ile "alicengiz oyunu" deyiminde geçer
ALİGÜHER : Turkish Turkish Ansiklopedik
(afi.) er.
yaratılışı ve mayası yüce ve değerli olan
ALİKADR : Turkish Turkish Ansiklopedik
(ara.) er.
yüksek kıymette olan, çok kıymetli, çok takdir edilen, çok saygıdeğer.
meşhur bir çeşit lale
ALİM : Turkish Turkish Ansiklopedik
(ara.) er.
çok okumuş, bilgin.,
çok bilen.
sonsuz. ilim sahibi. allah'ın sıfatlarındandır. kur'an'da cenab-ı hakk’ın ismi olarak 13 yerde geçer. "abd" takısı alarak da kullanılır
ALİME : Turkish Turkish Ansiklopedik
(ara.) ka.
(bkz. alim)
ALİYAR : Turkish Turkish Ansiklopedik
(afi.) er.
yar, dost, sevgili.
alinin dostu, sevgili adı.
yüce dost.
birleşik isim
ALİYE : Turkish Turkish Ansiklopedik
(ara.) er.
yüce, yüksek, bir şeyin en yukarısı, tepesi.
(bkz. ali)
ALİŞAH : Turkish Turkish Ansiklopedik
(afi.) er.
hükümdarların en yücesi. alişah taceddin. (?-1324). ilhanlı veziri
ALKAN : Turkish Turkish Ansiklopedik
(tür.) er.
kırmızı kan. alkan bey: türk denizci. selçukluların egemenliğindeki iznik'te ebu'l-kasım'ın donanma komutanı
ALKUR : Turkish Turkish Ansiklopedik
(tür.) er.
hep, bütün, herkes
ALKIM : Turkish Turkish Ansiklopedik
(tür.) er.
gökkuşağı. alkım (uluğ bahadır) türk arkeolog
ALKIN : Turkish Turkish Ansiklopedik
(tür.) er.
sevdalı, aşık, vurgun.
el çırpma, övme
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani