Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
EGE : Turkish Turkish Ansiklopedik

(tür.) ka.
bir çocuğu koruyan, işlerine bakan ve her halinden sorumlu olan.
yaşça büyük, ulu.
sahip

EGEMEN : Turkish Turkish Ansiklopedik

(tür.) er.
hakim, hüküm süren karşılığı olarak kullanılan bu kelime, hem kök, hem de ek olarak yanlıştır. türkçe'de ne "eğe" kökü, ne de "man-men" şeklinde isim yapım eki vardır

EGENUR : Turkish Turkish Ansiklopedik

(tür.) ka.
(bkz. ege)

EGESEL : Turkish Turkish Ansiklopedik

(tür.) er.
(bkz. ege)

EHAD : Turkish Turkish Ansiklopedik

(ara.).
bir, tek.
ilk sayı.
allah'ın isimlerinden, bir ve tek olan allah.
isim olarak kullanılmaz

EHİL : Turkish Turkish Ansiklopedik

(ara.) er.
sahip, malik.
becerikli, yetenekli.
karı-kocadan her biri

EHLİMEN : Turkish Turkish Ansiklopedik

(ara.) er.
inançlı inanan kimse

EHLİYET : Turkish Turkish Ansiklopedik

(ara.) ka.
işe yarar halde bulunuş, bir işi hakedebilecek durumda bulunuş, selahiyet, yetki.
mahirlik, iktidar, liyakat, kabiliyet, kifayet, mensubiyet.
iktidar, kabiliyet ve liyakat vesikası

EHLULLAH : Turkish Turkish Ansiklopedik

(ara.) er.
allah'ın adamı, veli, evliya.
allah'a teveccüh etmiş, kulluğunu yanlız ona yöneltmiş. küfür ehlinden, ve şirkten kaçınan

EKABİR : Turkish Turkish Ansiklopedik

(ara.) er.
rütbece, görgü ve faziletçe büyük olanlar, devlet ricali

EKBER : Turkish Turkish Ansiklopedik

(ara.) er.
daha büyük, çok büyük, en büyük, pek büyük, azam.
allah'ın sıfatlanndandır. kur'an-ı kerim'de 23 yerde geçer. isim olarak kullanılması iyi değildir. hindistan'a hakim olan türk hükümdarı

EKE : Turkish Turkish Ansiklopedik

(tür.) er.
bilgili, deneyli, olgun.
kurnaz, açıkgöz.
bilmiş çocuk.
dahi

EKEMEN : Turkish Turkish Ansiklopedik

(tür.) er.
(bkz. eke)

EKER : Turkish Turkish Ansiklopedik

(tür.) er.
toprakla uğraşan

EKİM : Turkish Turkish Ansiklopedik

(tür.) ka.
toprağa ürün ekme işi.
yılın onuncu ayı

EKİN : Turkish Turkish Ansiklopedik

(tür.) ka.
ekilmiş tahılın sürmüşü, tarlada bitmiş tahıl.
kültür

EKİNER : Turkish Turkish Ansiklopedik

(tür.) er.
(bkz. ekin)

EKMEL : Turkish Turkish Ansiklopedik

(ara.) er. l. daha, pek kamil, mükemmel ve kusursuz olan.
en uygun, en eksiksiz.
ekmel-i enbiya: hz. rasûlullah (s.a.s.).
dinin tamamlanması. maide suresi ayet,

EKMELEDDİN : Turkish Turkish Ansiklopedik

(ara.) er.
dinin en olgunu, en olgunlaştırdığı isim.
dinin tamamı.
türk dil kuralı açısından "d/t" olarak kullanılır.
(bkz. ekmelettin)

EKREM : Turkish Turkish Ansiklopedik

(ara.) er.
daha, en kerim.
çok şeref sahibi, pek cömert, çok eli açık. ekremü'l-ekremin: cenab-ı hak. (alak suresi: 3 )

EKVAN : Turkish Turkish Ansiklopedik

(ara.) er.
varlıklar, alemler, dünyalar.
(bkz. evren)

ELA : Turkish Turkish Ansiklopedik

(ara.) ka.
sarıya çalan kestane rengi, göz rengi

ELANUR : Turkish Turkish Ansiklopedik

(ara.) ka.
(bkz. ela)

ELBURZ : Turkish Turkish Ansiklopedik

(far.).
kafkaslarda en yüksek dağ.
uzun boylu yakışıklı kimse.
erkek ve kadın adı olarak kullanılır

ELDEMİR : Turkish Turkish Ansiklopedik

(tür.) er.
demir gibi güçlü el