Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
NAYMAN : Turkish Turkish Ansiklopedik

(moğ.) er.
sekiz. batı moğolistan'da yaşayan sekiz kabileden oluşan türk topluluğu

NAZ : Turkish Turkish Ansiklopedik

(far.) ka.
kendini beğendirmek için takınılan yapmacık cilve, işve.
bir şeyi beğenmiyormuş gibi gözükme. şımarıklık.
yalvarma, rica

NAZAN : Turkish Turkish Ansiklopedik

(far.) ka.
nazlı

NAZENDE : Turkish Turkish Ansiklopedik

(far.) ka.
naz edici, nazlı, hoş edalı

NAZENİN : Turkish Turkish Ansiklopedik

(far.) ka.
cilveli, oynak. çok nazlı yetiştirilmiş, şımarık.
narin ince yapılı

NAZİF : Turkish Turkish Ansiklopedik

(ara.) er.
temiz, pak, nazik, zarif ve şık giyimli

NAZİFE : Turkish Turkish Ansiklopedik

(ara.) ka.
(bkz. nazif)

NAZİK : Turkish Turkish Ansiklopedik

(far.) ka.
ince, narin.
terbiyeli, saygılı.
güzel zarif

NAZİL : Turkish Turkish Ansiklopedik

(ara.) er.
yukardan aşağıya inen. bir yere konan, bir yerde konaklayan

NAZİLE : Turkish Turkish Ansiklopedik

(ara.) ka.
(bkz. nazil)

NAZİR : Turkish Turkish Ansiklopedik

(ara.).
er.
taze.
altın.
benzer eş

NAZİRE : Turkish Turkish Ansiklopedik

(ara.) ka.
örnek karşılık.
manzum eserde ayrı vezin ve kafiyede benzer olma hali

NAZLAN : Turkish Turkish Ansiklopedik

(tür.) ka.
kendini beğendir, nazlı ol

NAZLI : Turkish Turkish Ansiklopedik

(tür.) ka.
naz yapan, kendini ağıra satan. değer verilen sevgili

NAZLIGÜL : Turkish Turkish Ansiklopedik

(tür.) ka.
(bkz. nazlı)

NAZLIHAN : Turkish Turkish Ansiklopedik

(tür.) ka.
(bkz. nazlı.)

NAZMİ : Turkish Turkish Ansiklopedik

(ara.) er.
dizme, tertib etme, sıraya koyma. sıra, tertip.
vezinli, kafiyeli söz

NAZMİYE : Turkish Turkish Ansiklopedik

(ara.) ka.
(bkz. naz-mi)

NAZRA : Turkish Turkish Ansiklopedik

(ara.) ka.
bir tek bakış

NAZRET : Turkish Turkish Ansiklopedik

(ara.)
tazelik.
bakma, bakış.
idare, reislik.
nazırlık.
erkek ve kadın adı olarak kullanılır

NAZIDİL : Turkish Turkish Ansiklopedik

(far.) ka.
gönül nazı, gönül cilvesi

NAZIM : Turkish Turkish Ansiklopedik

(ara.) er.
tanzim eden, düzenleyen. sıra sıra, dizi dizi olan şey

NAZIR : Turkish Turkish Ansiklopedik

(ara.) er.
nazar eden, nezaret eden, bakan, gözeten.
vekil bakan.
bir yüzü bir tarafa yönelik olan

NAĞME : Turkish Turkish Ansiklopedik

(ara.) ka.
ahenk güzel ses. (bkz. ezgi)

NAŞİR : Turkish Turkish Ansiklopedik

(ara.) er.
neşreden, dağıtan, yayan, yayınlayan