Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
MÜTEANNİD : Turkish Turkish Hukuk

İnat eden; direnen; sözünden dönmeyen

MÜTEARIZ : Turkish Turkish Hukuk

Zıt, aksi

MÜTEARRIZ : Turkish Turkish Hukuk

Taarruz eden; saldıran

MÜTEARİF : Turkish Turkish Hukuk

Gelenek gereği; bilinen; bilinir; birbirini tanıyan

MÜTEARİFE : Turkish Turkish Hukuk

İsbatı gerekmiyen söz, aksiyom

MÜTEASSIB : Turkish Turkish Hukuk

Taassup eden; kendi düşüncesinden başkasını kabul etmeyen ve onlara bağnazca bağlanan

MÜTEASSİR : Turkish Turkish Hukuk

Güçleşen, zor

MÜTEATİ : Turkish Turkish Hukuk

Karşılıklı alıp verme

MÜTEAVİN : Turkish Turkish Hukuk

Karşılıklı yardımlaşan

MÜTEAYYİN : Turkish Turkish Hukuk

Beliren, ortaya çıkan

MÜTEBAKİ : Turkish Turkish Hukuk

Geriye kalan, artan

MÜTEBASBIS : Turkish Turkish Hukuk

Yaltaklanan; dalkavuk

MÜTEBASSIR : Turkish Turkish Hukuk

Düşünceli davranan; dikkatli hareket eden; ileri görüşlülük

MÜTEBAYİAN : Turkish Turkish Hukuk

Bir mal satan ile satın alan

MÜTEBAYİN : Turkish Turkish Hukuk

Çelişik, zıt

MÜTEBAYİNAT : Turkish Turkish Hukuk

Uyuşmazlık, zıtlıklar, aykırılık

MÜTEBENNA : Turkish Turkish Hukuk

Evlat edinilen, evlatlık

MÜTEBENNİ : Turkish Turkish Hukuk

Evlat edinen kimse

MÜTEBEYYİN : Turkish Turkish Hukuk

Tebeyyün eden, anlaşılan, ortaya çıkan

MÜTECANİS : Turkish Turkish Hukuk

Aynı türden olma, türdeş, homojen

MÜTECASİR : Turkish Turkish Hukuk

Cüret gösteren, yeltenen, kalkışan

MÜTECAVİZ : Turkish Turkish Hukuk

Tecavüz eden kimse; saldırgan

MÜTECENNİN : Turkish Turkish Hukuk

Cinnet getirmiş; çıldırmış

MÜTECESSİM : Turkish Turkish Hukuk

Tecessüm eden; gözle görülen

MÜTECESSİS : Turkish Turkish Hukuk

Tecessüs sahibi