Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
MASON LOCASI : Turkish Turkish

çeşitli aşamadaki masonlardan oluşan gruplardan her biri

MASONLUK : Turkish Turkish

irtakım kardeşlik ilkelerini benimseyen, birbirlerini belirtke, im ve parolalarla tanıyan, lonca denilen bölümlere ayrılan kimselerden kurulu dernek

MASONLUK : Turkish Turkish

mason olma durumu, °farmasonluk

MASÖR : Turkish Turkish

masajcı

MASRAF : Turkish Turkish

harcanan para, gider

MASRAF : Turkish Turkish

ir şeyin yapımında kullanılan gereç, °harç

MASRAF ETMEK : Turkish Turkish

para harcamak

MASRAF GÖRMEK : Turkish Turkish

alışverış ya da ödeme işlerini yapmak

MASRAF KAPISI : Turkish Turkish

para harcamayı gerektiren bir iş

MASRAF KAPISI AÇMAK : Turkish Turkish

para harcamayı gerektiren bir işe girişmek

MASRAFA GİRMEK : Turkish Turkish

ir iş ya da yapım için çok para harcamak

MASRAFI ÇEKMEK : Turkish Turkish

ir iş için gereken parayı ödemek, gideri karşılamak

MASRAFLI : Turkish Turkish

çok masraf gerektiren, pahalıya çıkan

MASRAFLI : Turkish Turkish

çok para harcayan

MASRAFSIZ : Turkish Turkish

masraf gerektirmeyen ya da az masrafa olan, ucuza mal olan

MASRAFTAN ÇIKMAK : Turkish Turkish

eklenmedik bir sırada para harcama zorunda kalmak

MAŞRAPA : Turkish Turkish

metal, toprak vb.den yapılmış, ağzı açık, kulplu, küçük kap

MAŞRIK, -KI : Turkish Turkish

doğu

MASRUF : Turkish Turkish

sarf edilmiş, harcanmış

MASSETME : Turkish Turkish

emme, soğurma

MASSETMEK : Turkish Turkish

emmek, soğurmak

MASTAR : Turkish Turkish

eylemlik

MASTAR : Turkish Turkish

sıvacıların ve duvarcıların cetvel gibi kullandıkları ensiz, uzun ve düz tahta, °mıstar

MASTARA : Turkish Turkish

açı ölçme cetveli

MASTI : Turkish Turkish

kulakları uzun ve düşük, bacakları kısa, bodur bir köpek cinsi