Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
MAYMUNLUK : Turkish Turkish

güldürmek ya da dikkati çekmek için yapılan tuhaflık

MAYNA : Turkish Turkish

yelken indirme, "fora" karşıtı

MAYNA : Turkish Turkish

ırakılma, son verilme

MAYNA ETMEK : Turkish Turkish

herhangi bir şeyi halat ve palanga yardımıyla aşağı indirmek

MAYNA ETMEK : Turkish Turkish

(fırtına için) yatışmak

MAYO : Turkish Turkish

denize, havuza girerken ten üzerine giyilen, bedeni saran giysi

MAYO : Turkish Turkish

dansçıların, sporcuların giydikleri bedeni saran özel giysi

MAYONEZ : Turkish Turkish

yumurta sarısı, zeytinyağı ve limonla yapılan bir çeşit koyu, soğuk sos

MAYONEZLİ : Turkish Turkish

mayonez katılmış ya da karıştırılmış

MAYŞOR : Turkish Turkish

almangümüşü

MAYTAP : Turkish Turkish

yandığında renkli ve parlak ışıklar saçan, şenlik gecelerinde yakılan havai fişek

MAYTAP : Turkish Turkish

alay; eğlence

MAYTAPA ALMAK : Turkish Turkish

alaya almak, eğlenmek

MAZAK : Turkish Turkish

kırlangıçbalığıgillerden, atlantik okyanusu, akdeniz ve marmara denizi'nde yaşayan, kırmızı renkli, lezzetli bir balık (trigla lineata)

MAZARRAT, -TI : Turkish Turkish

zarara uğrama, °zarar

MAZARRATLIK : Turkish Turkish

zararlı, sakıncalı durum

MAZARRATLIK ÇIKARMAK : Turkish Turkish

zararlı, sakıncalı duruma neden olmak

MAZBATA : Turkish Turkish

tutanak

MAZBATA MUHARRİRİ : Turkish Turkish

ir komisyon kararının gerekçesini kaleme alan üye

MAZBUT, -TU : Turkish Turkish

elegeçirilmiş, °zaptedilmiş

MAZBUT, -TU : Turkish Turkish

ir yere yazılmış, deftere geçirilmiş

MAZBUT, -TU : Turkish Turkish

unutulmamış, hatırda kalmış

MAZBUT, -TU : Turkish Turkish

düzenli, düzgün, beğenilen

MAZBUT, -TU : Turkish Turkish

doğa olaylarından etkilenmeyecek biçimde korunmuş olan, °muhafazalı

MAZERET, -Tİ : Turkish Turkish

kendini ya da başka birini özürlü göstermek için ileri sürülen neden, özür