Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
MÜTEALLİK, -KI : Turkish Turkish

ılişkin, ilgili, değgin

MÜTEAMMİM : Turkish Turkish

yaygın duruma gelmiş, genelleşmiş

MÜTEARİFE : Turkish Turkish

elit, °aksiyom

MÜTEBAHHİR : Turkish Turkish

geniş, derin bilgisi olan

MÜTEBAKİ : Turkish Turkish

geri kalan, kalan

MÜTEBASBIS : Turkish Turkish

yaltak, yaltaklanan, yaltakçı

MÜTEBEDDİL : Turkish Turkish

değişen

MÜTEBEDDİL : Turkish Turkish

kararsız

MUTEBER : Turkish Turkish

saygın, değer verilen, itibarı olan, hatırı sayılır

MUTEBER : Turkish Turkish

ınanılır, güvenilir, sözü geçer

MUTEBER : Turkish Turkish

yürürlükte olan, geçerliği olan

MUTEBER OLMAK : Turkish Turkish

yürürlükte olmak, geçerli olmak

MÜTEBESSİM : Turkish Turkish

gülümseyen, güleç

MÜTECANİS : Turkish Turkish

ağdaşık, türdeş, °homojen

MÜTECASİR : Turkish Turkish

yeltenen, °cüret eden

MÜTECAVİZ : Turkish Turkish

saldırgan, saldırıcı

MÜTECAVİZ : Turkish Turkish

-den çok,
i aşan

MÜTECAVİZ : Turkish Turkish

irinin ırz ve namusuna saldıran (kimse)

MÜTECESSİS : Turkish Turkish

gizliyi arayan, gizliyi gözetleyen

MÜTECESSİS : Turkish Turkish

meraklı

MÜTEDAVİL : Turkish Turkish

tedavülde bulunan, elden ele gezen, çevrimdeki

MÜTEDEYYİN : Turkish Turkish

dindar

MÜTEDEYYİN : Turkish Turkish

elli bir dini kabul etmiş

MUTEDİL : Turkish Turkish

düşünce, eylem vb.'de aşırıya kaçmayan, ılımlı, °itidalli

MUTEDİL : Turkish Turkish

llıman