Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
ÖZGÜLEME : Turkish Turkish

özgülemek eylemi

ÖZGÜLEMEK : Turkish Turkish

(bir şey ya da bir yeri) birine, bir şeye ayırmak, vermek, °hasretmek, °tahsis etmek

ÖZGÜLENMEK : Turkish Turkish

(bir şey) belli bir kişiye, kuruma ayrılmak, onun kullanımına sunulmak

ÖZGÜLLÜK : Turkish Turkish

özgül olma durumu

ÖZGÜLÜK : Turkish Turkish

özgü olma durumu, °hasiyet

ÖZGÜN : Turkish Turkish

yalnız kendine özgü bir nitelik taşıyan, °orijinal

ÖZGÜN : Turkish Turkish

ir buluş sonucu olan, nitelikleri bakımından benzerlerinden ayrı ve üstün olan

ÖZGÜN : Turkish Turkish

çeviri olmayan, asıl olan (metin)

ÖZGÜNLEŞME : Turkish Turkish

özgünleşmek eylemi

ÖZGÜNLEŞMEK : Turkish Turkish

özgün duruma gelmek

ÖZGÜNLEŞTİRME : Turkish Turkish

özgünleştirmek eylemi

ÖZGÜNLEŞTİRMEK : Turkish Turkish

özgün duruma getirmek

ÖZGÜNLÜK : Turkish Turkish

özgün olma durumu, °orijinallik

ÖZGÜR : Turkish Turkish

herhangi bir kısıtlamaya, zorlamaya, koşula bağlı olmayan, °serbest, °hür

ÖZGÜR : Turkish Turkish

(bir ulus, ülke için) totaliter bir yetkeye boyun eğmeyen, yabancı bir gücün etkisi altında bulunmayan, bağımsız, °hür

ÖZGÜR : Turkish Turkish

kendi kendine hareket etme, davranma, karar verme gücü olan

ÖZGÜR : Turkish Turkish

tutuklu olmayan, °hür

ÖZGÜR : Turkish Turkish

aşkasının kölesi olmayan, °hür

ÖZGÜR : Turkish Turkish

siyasal bir güç, bir yetke vb. tarafından denetlenmeyen, engellenmeyen

ÖZGÜR : Turkish Turkish

toplumsal baskılara, özellikle görgü kurallarına boyun eğmeyen, tavır ve davranışlarında serbest olan

ÖZGÜRCE : Turkish Turkish

özgür bir biçimde

ÖZGÜRLEŞME : Turkish Turkish

özgürleşmek eylemi

ÖZGÜRLEŞMEK : Turkish Turkish

özgür duruma gelmek

ÖZGÜRLEŞTİRME : Turkish Turkish

özgürleştirmek eylemi

ÖZGÜRLEŞTİRMEK : Turkish Turkish

özgür duruma getirmek, özgür duruma gelmesini sağlamak