Turkish
ISTABL-I HÂS : Turkish Risale
Padişahın atlarına mahsus ahır
ISTABL-I ÂMİRE : Turkish Risale
Saray ahırı
ISTAFLÎN : Turkish Risale
Havuç
ISTAHAR : Turkish Risale
Havuz, küçük göl. Su birikintisi
ISTAM : Turkish Risale
Kepçe
ISTIAD : Turkish Risale
Yükseğe çıkma, terfi etme
ISTIBAB : Turkish Risale
Dökülme. * Damardan kan fışkırması
ISTIBAG : Turkish Risale
Boyanma
ISTIBAR : Turkish Risale
Sabretmek. * Kısas almak
ISTIDAM : Turkish Risale
İki şeyin birbirine şiddetli çarpması
ISTIFA : Turkish Risale
Bir şeyin iyisini seçip ayıklamak. * Bir şeyi ıslâh edip sâfileştirmek. * Seçmek. Ayıklamak
ISTIFA-GERDE : Turkish Risale
f. Seçilen. Seçilmiş bulunan
ISTIFAF : Turkish Risale
Dizilme. Sıralanma. Saf bağlama
ISTIHAB : Turkish Risale
Saklama, gizleme. * Dostluk kurma. * Konuşma, musâhabe etme
ISTIHAM : Turkish Risale
Ayak üstüne dikili durmak
ISTIKAK : Turkish Risale
Tokuşmak
ISTILA : Turkish Risale
Ateşte ısınma
ISTILAH : Turkish Risale
Tabir, deyim. Belirli bir topluluğun, bir lafzı lügat mânasından çıkararak başka bir mânada kullanmaları. * Bir ilim veya mesleğe âid kelime. Terim. Erbab-ı ilim arasındaki ve herkesin anlamadığı kelime. * Muvafakat. Uygunluk. Barışmak. İttifak
ISTILAHAT : Turkish Risale
Istılahlar. İlmî tabirler
ISTILAHÎ : Turkish Risale
Istılaha dair. Istılaha âid ve müteallik
ISTILAM : Turkish Risale
Kesme, koparma
ISTINA' : Turkish Risale
Seçme, intihab, ayırma. * Adam seçme. * İyilik etmek. * İş işletmek
ISTINA-İ SIDDIK : Turkish Risale
Sâdık dost seçme
ISTIRAH : Turkish Risale
Yardım isteme, istimdat
ISTIRAM : Turkish Risale
Hürmet etme, saygı gösterme
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani