Multilingual Turkish Dictionary

HAFT

HAFT : Turkish Risale

Dövmek

HAFT : Ottoman Turkish

Sâkin olmak. * Sözü gizli söylemek

HAFT : English Azerbaijani Turkish

dəstək, sap [xəncərin, bıçağın]

HAFT : English Turkish

n. sap, bıçak sapı, kabza (kılıç)

HAFT : English Turkish

v. sap takmak

HAFT : German Turkish

(hafif) hapis, tutukluluk, mahpusluk, mevkufiyet; aus der —entlassen mevkufu (od. tutukluyu) serbest birakmak; in ~ nehmen hapsetmek, tevkif etm.; in ^ halten mevkuf bulundurmak; tutuklamak °bar mesul, sorumlu; j-n für et. — machen b-ni bsden (dolavi) mesul tutmak
barkeit/mesuliyet, sorumluluk
befehl m tevkif müzekkeresi
dolde/^f. yabant maydanoz 9en l. (kleben) yapismak; yapisik kalmak
(für et.) bsden mesul olm.
(für j-n) b-ne kefalet etm., kefil ölm.; im Gedächtnis ^ (bleiben) dimagda yer tutmak; zihinde kalmak; Mein Auge blieb an diesem Wort ~. Bu kelime gözüme ilisti.
entlassung / (mevkufiyetten) tahliye; — gegen Sicherheitsleistung jur. kefaletle tahliye
fähigkeit/ l. yapisma kabiliyeti; adhezyon
jur. tutuklunun sihm durumunun hapsine mäni olmamasi
frist / sorumluluk müddeti
geld n teminat akcesi

HAFT : German Turkish

{haft} e tutukluluk, hapis

HAFT : German Turkish

[die] tutukluluk, hapis, gözaltı

HAFT : German Turkish

tutukluluk, hapis