English Turkish Redhouse
LOBED LEAF : English Turkish Redhouse
otanikoymalı yaprak
LOBELIA : English Turkish Redhouse
lo.be.lialobil'yı isim, botanik lobelya
LOBSTER : English Turkish Redhouse
lob.sterlab'stır isim ıstakoz
LOCAL : English Turkish Redhouse
lo.callo'kıl sıfat
yerel, yöresel, mahalli.
dar, sınırlı.
tıbbi lokal
LOCAL CALL : English Turkish Redhouse
şehir içi konuşma
LOCAL COLOR : English Turkish Redhouse
güzel sanatlar, edebiyatyöresel özellikler
LOCAL GOVERNMENT : English Turkish Redhouse
yerel yönetim
LOCALE : English Turkish Redhouse
lo.calelokäl' isim (bir olayın geçtiği) yer
LOCALISE : English Turkish Redhouse
lo.cal.iselo'kılayz fiil, İngiliz İngilizcesi bakınız localize
LOCALITY : English Turkish Redhouse
lo.cal.i.tylokäl'ıti isim yer, mevki, mahal
LOCALIZATION : English Turkish Redhouse
lo.cal.i.za.tionlokılîzey'şın isim
lokalizasyon,
in (belirli bir yerden) çıkmasını önleme.
lokalizasyon,
in yerini tayin etme/saptama
LOCALIZE : English Turkish Redhouse
lo.cal.izelo'kılayz fiil
i lokalize etmek,
in (belirli bir yerden) çıkmasını önlemek.
in yerini tayin etmek/saptamak,
i lokalize etmek
LOCATE : English Turkish Redhouse
lo.catelo'keyt fiil
(bir yerde) iskân etmek, yerleştirmek.
yerini saptamak, yerini keşfetmek
LOCATION : English Turkish Redhouse
lo.ca.tionlokey'şın isim
yer, mahal, konum, mevki.
yerini saptama
LOCATIVE : English Turkish Redhouse
loc.a.tivelak'ıtîv sıfat, dilbilgisi
de halindeki. isim
de halindeki sözcük
LOCH : English Turkish Redhouse
lochlak isim, İskoçya
göl.
körfez, haliç
LOCK : English Turkish Redhouse
locklak fiil
kilitlemek; kilitlenmek.
birbirine geçmek, kenetlenmek.
bilgisayar kilitlenmek
LOCK IN : English Turkish Redhouse
kilitlemek, üzerine kapıyı kilitlemek
LOCK OUT : English Turkish Redhouse
dışarıda bırakmak.
lokavt yapmak
LOCK UP : English Turkish Redhouse
kilit altında saklamak.
hapsetmek.
(parayı) bağlamak, yatırmak.
bilgisayar kilitlenmek
LOCK, STOCK AND BARREL : English Turkish Redhouse
aştan başa, tamamen
LOCKER : English Turkish Redhouse
lock.erlak'ır isim
kilitli çekmece veya dolap.
denizcilikle ilgili dolap, ambar
LOCKER ROOM : English Turkish Redhouse
sporcuların elbise ve aletleri için dolaplı oda, soyunma odası
LOCKET : English Turkish Redhouse
lock.etlak'ît isim madalyon
LOCKJAW : English Turkish Redhouse
lock.jawlak'cô isim, konuşma dili tetanos, kazıklıhumma
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani