Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
CAESARISM : English Turkish

n. askeri diktatörlük

CAESARIST : English Turkish

n. sezarist, emperyalizm yanlısı

CAESIUM : English Turkish

n. yumuşak metalik element (Kimya)

CAESURA : English Turkish

n. durak, durgu, duraklanacak yer, müzik biterken armonik zincirlemeler bütünü

CAESURAL : English Turkish

adj. bir mısranın/şiirin dizilişindeki es/mola ile alakalı, ritmiksel duruşla/esle alakalı (Müzik)

CAESURIC : English Turkish

adj. bir mısranın/şiirin dizilişindeki es/mola ile alakalı, ritmiksel duruşla/esle alakalı (Müzik)

CAF : English Turkish

"Confederate Air Force (Birleşik Hava Kuvveti)", Amerikan askerî hava araçlarını korumak ve yenilemek için çalışan İkinci Dünya Savaşı döneminden bir örgüt

CAFE : English Turkish

n. kafe, lokanta, kahvehane, bar

CAFE AU LAIT : English Turkish

n. sütlü kahve, eşit miktarlarda kahve ve sıcak süt; açık kahverengi renk

CAFE LATTE : English Turkish

n. caffe latte, sıcak veya köpüklü buharı tüten sütle karıştırılmış espresso

CAFE MACCHIATO : English Turkish

n. az köpüklü espresso

CAFE'-THEATER : English Turkish

canlı tiyatro gösterilerinin sergilendiği kafe

CAFETERIA : English Turkish

n. kafeterya

CAFETORIUM : English Turkish

n. ("kafeterya" ve "oditoryum" kelimelerinin birleşimi) kafetoryum, bir okul veya üniversitede kafeterya ve konser salonu olarak kullanılan ve fonksiyon gören büyük salon

CAFF : English Turkish

n. (İngiliz Argosu) kafe, akşam yemeği

CAFFE AMERICANO : English Turkish

n. Amerikano kahvesi, Amerikano, sıcak su ile seyreltilmiş espresso kahve

CAFFE LATTE : English Turkish

n. sıcak veya köpüklü buharı tüten sütle karıştırılmış espresso

CAFFEIN : English Turkish

n. kafein, kahve ve çay bitkilerinde bulunan sebze alkaloidi, uyarıcı, uyandırıcı

CAFFEINATED : English Turkish

adj. kafein içeren, kafeinli; kafein tarafından uyarılıp kendine getirilmiş (ör. "kafeinlenmiş çalışanlar")

CAFFEINE : English Turkish

n. kafein

CAFFEINE FREE : English Turkish

adj. kafeinsiz

CAFFEINE-FREE COFFEE : English Turkish

n. kafeinsiz kahve

CAFFEINE-LOW : English Turkish

adj. düşük kafeinli, çok az kafein ihtiva eden

CAFFEINE-POISONING : English Turkish

n. kafein zehirlenmesi, aşırı dozda kafeinin sebep olduğu zehirlenme

CAFFEINIC : English Turkish

adj. kafeinle alakalı, kahve ve çay bitkilerinde bulunan uyarıcı ile alakalı