Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
CARRIER DETECT : English Turkish

taşıyıcı sinyalinin tespiti, iletişim sesi tespiti

CARRIER OIL : English Turkish

n. Bitkisel yağ, baz yağı, deriye uygulanmadan önce asıl yağları seyreltmek için kullanılan bitki yağı veya ceviz yağı

CARRIER PIGEON : English Turkish

haber güvercini, posta güvercini

CARRIER ROCKET : English Turkish

taşıyıcı roket

CARRIER WAVE : English Turkish

n. vericiden alıcıya bir sinyali aktarması için frekansı ayarlanabilir elektromanyetik dalga

CARRIERBAG : English Turkish

n. torba, hafif kâğıt torbası, çanta (plastik veya kâğıt)

CARRIES ON HIS SHOULDERS : English Turkish

omuzlarında taşıyan, ağırlığı omuzlarında taşıyan

CARRIES OUT FAITHFULLY : English Turkish

sadık bir şekilde gerçekleştirmek, güvenilir bir şekilde işi tamamlamak

CARRIOLE : English Turkish

n. yaylı, eski at arabası, küçük üstü açık at arabası (ayrıca cariole); üstü örtülü çekçek

CARRION : English Turkish

n. leş (Argo), kokmuş et, leş gibi şey (Argo)

CARRION BEETLE : English Turkish

n. leş böceği

CARRION CROW : English Turkish

n. leş kargası

CARROLL : English Turkish

n. bir soyadı; Lewis Carroll (
1898), Charles Lutwidge Dodgson'ın takma adı, İngiliz bir matematikçi ve yazar, "Alice's Adventures in Wonderland (Alice'nin Harikalar Diyarındaki Maceraları)" ve "Through the Looking Glass (Aynada)" eserlerinin yazarı

CARRON OIL : English Turkish

Carron yağı, keten tohumu ve kireç suyu karışımından bir merhem/yağ, yanıkları iyileştirmek için kullanılan bir losyon

CARROT : English Turkish

n. havuç; kızıl saç, kızıl saçlı kimse

CARROT CAKE : English Turkish

havuçlu kek

CARROT JUICE : English Turkish

havuç suyu, sıkılıp öğütülmüş havuçtan yapılan meyve suyu

CARROT OR STICK : English Turkish

n. ödül veya ceza

CARROT-HEAD : English Turkish

n. havuç kafa, kızıl kafalı insan, portakal kızılı renginde saçları olan insan

CARROT-TOP : English Turkish

n. havuç kafa, kızıl kafalı insan, portakal kızılı renginde saçları olan insan

CARROTING : English Turkish

n. kürk veya yünün kızıl sarı bir renkle neticelenen hidrojen peroksit ve nitrik asit solüsyonu ile tüylerinin kıvrılması için erkenden işlenmesi, kürkün hidrojen peroksit ve nitrik asit solüsyonu ile fırçalanması

CARROTS : English Turkish

n. kızıl saç

CARROTY : English Turkish

adj. havuç renginde, kızıl saçlı

CARROUSEL : English Turkish

n. atlıkarınca

CARRY : English Turkish

n. golfte topun vurulmadan önceki gidişi, karadan yapılan kayık taşımacılığı, menzil