Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
CELERY LEAVES : English Turkish

kereviz yaprakları, salatalarda ve yemek yapımında kullanılan kereviz yaprakları

CELERY STALKS : English Turkish

kereviz sapları, salatalarda ve yemek yapımında kullanılan kereviz yapraklarının sapları

CELESTA : English Turkish

n. müzikal enstürman türü

CELESTE : English Turkish

adj. ilahi, tanrısal (Fransızca)

CELESTIAL : English Turkish

n. çinli

CELESTIAL : English Turkish

adj. gökyüze ait, göksel, cennetsel; ilahi

CELESTIAL BODY : English Turkish

gökcismi

CELESTIAL CITY : English Turkish

kutsal kudüs

CELESTIAL EMPIRE : English Turkish

n. Çin imparatorluğu

CELESTIAL EQUATOR : English Turkish

gök küreyi iki eşit parçaya ayıran hayali çember

CELESTIAL MAP : English Turkish

gök haritası

CELESTIAL NAVIGATION : English Turkish

n. astronavigasyon, gök cisimlerinin pozisyonuna göre bir gemi yada uçağın navigasyonu; uzayda gök cisimleri arasında navigasyon

CELESTIAL POLE : English Turkish

kuzey kutbu [astr.]

CELESTIALLY : English Turkish

adv. ilahi, tanrısal, kutsal bir şekilde

CELIAC : English Turkish

adj. karın boşluğuna ait

CELIAC DISEASE : English Turkish

n. karın boşluğu ile ilgili hastalık, ince bağırsağın glutene aşırı hassasiyetinin sebep olduğu bağırsak sindirim rahatsızlığı

CELIBACY : English Turkish

n. bekârlık

CELIBATARIAN : English Turkish

adj. bekarlığı destekleyen

CELIBATARIAN : English Turkish

n. bekarlık sultanlıktır diyen kimse

CELIBATE : English Turkish

n. bekâr kimse, dini nedenlerle evlenmeyen kimse

CELIBATE : English Turkish

adj. bekâr, dini nedenlerle evlenmeyen

CELINE : English Turkish

n. bir kadın adı

CELINE DION : English Turkish

n. (1968 doğumlu) Kanadalı kadın bir vokalist

CELIOSCOPY : English Turkish

n. selioskopi, karnın X-ray muayenesi

CELIOTOMY : English Turkish

n. seliotomi, bağırsak operasyonu