Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
CENTRIFUGALIZE : English Turkish

v. merkezden uzağa çekmek, merkezden uzağa devam etmek; bir eksen etrafında döndürerek ayrıştırmak (sıvıları)

CENTRIFUGALLY : English Turkish

adv. merkezden uzaklaşarak

CENTRIFUGATION : English Turkish

n. merkezden uzağa çekme hareketi; ayrıştırmak (sıvıları) için bir eksen etrafında döndürme hareketi

CENTRIFUGE : English Turkish

n. santrifüj, santrifüjör

CENTRIFUGE : English Turkish

v. santrifüjlemek

CENTRING : English Turkish

n. dikkat veya enerjinin bir şey üzerine yoğunlaşması; (Amerikan futbolu) bir atışa başlamak için topun bacakların arasından arkaya doğru geçirilmesi

CENTRIPETAL : English Turkish

adj. merkezcil, merkeze doğru olan

CENTRIPETAL FORCE : English Turkish

merkezcil çekim kuvveti, ortaya çekici kuvvet

CENTRIPETALLY : English Turkish

adv. merkezcil olarak

CENTRISM : English Turkish

n. ılımlı siyasi prensipler içinde kalan görüş, ne sağ kanatta ne sol kanatta yer almayan bir politik pozisyon görüşü

CENTRIST : English Turkish

n. ılımlı bir siyasi görüşe sahip kimse, merkezi bir siyasi parti üyesi

CENTRIST : English Turkish

adj. (siyaseten) ılımlılarla alakalı, ılımlı görüşlerle karakterize

CENTRIST GOVERNMENT : English Turkish

muhafazakar hükümet

CENTRIST PARTY : English Turkish

merkez partisi, görüşleri ne liberal ne de muhafazakar olan siyasi parti

CENTROIDAL : English Turkish

adj. merkezi nokta ile alakalı

CENTROIDAL AXIS : English Turkish

merkez eksen

CENTROLECITHAL : English Turkish

adj. merkezi bir gelişimi sağlayan yumurta kısmı olan (Embriyoloji)

CENTROMERE : English Turkish

n. sentromer, bir kromozomun bölgesi (Biyoloji)

CENTROMERIC : English Turkish

adj. (Biyoloji) sentromere ait, sentromerle (bir kromozomun bölgesi) alakalı

CENTRONICS INTERFACE : English Turkish

Centronics arayüzü, IBM uyumlu cihazlarda bulunan normal bir paralel yazıcı portu arabirimi

CENTROSOME : English Turkish

n. sentrozom, hücrenin stoplazmasının bir parçası (Biyoloji)

CENTROSOMIC : English Turkish

adj. (Biyoloji) sentrozomla alakalı (hücrenin stoplazmasının bir parçası)

CENTROSPHERE : English Turkish

n. hücre çekirdeğinin yanındaki alan (Biyoloji)

CENTRUM : English Turkish

n. orta/merkez; bir omurun gövdesi

CENTUPLE : English Turkish

adj. yüz misli, yüz katı