Multilingual Turkish Dictionary English Turkish

CHARGING TO ACCOUNT : English Turkish

kredi kartı hesabı, veresiye hesabı

CHARGOGGAGOGGMANCHAUGGAGOGGCHAUBUNAGUNGAMAUGG : English Turkish

n. Chaubunagungamaug Gölü, Webster Gölü, Webster kasabasındaki (Massachusetts, ABD) bir göl; Amerikan Yerlileri bu gölü Algonquin dilinde tam olarak "sen kendi tarafında balık avla ben de kendi tarafımda ve ortada kimse avlanmasın" anlamına gelecek şekilde kullanır

CHARILY : English Turkish

adv. ihtiyatlı bir şekilde, dikkatli bir şekilde

CHARINESS : English Turkish

n. ihtiyat, tedbir

CHARIOT : English Turkish

n. iki tekerlekli araba

CHARIOTEER : English Turkish

n. arabacı, iki tekerlekli araba sürücüsü

CHARISMA : English Turkish

n. karizma, etkileyicilik, çekicilik, güven ve sempati uyandırma yeteneği

CHARISMATA : English Turkish

n. etkileyicilik özellikleri

CHARISMATIC : English Turkish

adj. etkileyici, çekici, sempati uyandıran, büyüleyici bir çekiciliği olan

CHARISMATIC LEADER : English Turkish

karizmatik lider, kişisel özellikleri ona çok sayıda insan üzerinde etkileme gücü ve otorite kazandıran lider, manyetik çekiciliği olan lider

CHARITABLE : English Turkish

adj. yardımsever, hayırsever, merhametli, müşfik, şefkâtli

CHARITABLE INSTITUTIONS : English Turkish

hayırsever kuruluşlar, yoksullara bağış yapan kuruluşlar

CHARITABLENESS : English Turkish

n. hayırseverlik, yardımseverlik, merhamet

CHARITABLY : English Turkish

adv. bol bol, cömert bir şekilde, içtenlikle

CHARITIES : English Turkish

n. (Yunan Mitolojisi) Üç Erdems, Gracess, Zeus'un güzel kızları da olan güzellik çekicilik ve sevincin üç kız kardeş ve Tanrıçası (Aglaia, Euphrosyne ve Thalia)