English Turkish
CHARLIE SHEEN : English Turkish
n. (1965 yılında Carlos Irwin Estevez olarak doğdu), ABD'li bir sinema ve televizyon oyuncusu, Martin Sheen'in oğlu
CHARLOCK : English Turkish
n. yabani hardal
CHARLOTTE : English Turkish
n. meyveli puding
CHARLOTTE BRONTE : English Turkish
n. (
1855) İngiliz bir roman yazarı, Bronte kız kardeşlerin en yaşlısı (Emily ve Anne'in ablası)
CHARLOTTE ELOISE DIMMOCK : English Turkish
n. Charlie Dimmock (1966 doğumlu), BBC'de bir bahçecilik programı da sunan Britanyalı bir bahçe işleri uzmanı
CHARLOTTE RUSSE : English Turkish
n. bir tür kremalı pasta
CHARLOTTESVILLE : English Turkish
n. Virginia'da (ABD) bir şehir
CHARLOTTETOWN : English Turkish
n. Kanada'da bir şehir
CHARM : English Turkish
n. çekicilik, sevimlilik, afsun, cazibe, albeni, alımlılık, tılsım, sihir, büyü, muska, nazarlık
CHARM : English Turkish
v. cezbetmek, hayran bırakmak, büyülemek, çekmek, memnun etmek, korumak (sihirli bir güçle), cazip gelmek
CHARM AWAY : English Turkish
ortadan kaldırmak (büyü ile), yok etmek
CHARM OF STYLE : English Turkish
n. büyüleyici stil
CHARM SCHOOL : English Turkish
n. uygun görgü kuralları ve nazik davranışlar öğretilen okul
CHARMED : English Turkish
adj. hayran kalmış, güçlü bir şekilde cezbedilmiş; (bir kimsenin hayatının) sihirle korunuyormuş gibi son derece şanslı
CHARMEDLY : English Turkish
adv. hayran olmuş bir tarzda; iyi şansla; aklını başından almış bir şekilde; bir sihrin etkisindeyken
CHARMER : English Turkish
n. büyüleyici kimse, sihirbaz, büyücü, yılan oynatıcı
CHARMING : English Turkish
adj. çekici, büyüleyici, cazibeli, sevimli, hoş, alımlı
CHARMING YOUNG MAN : English Turkish
çekici genç erkek
CHARMINGLY : English Turkish
adv. hoşça, çekici bir şekilde, cezbedici bir tarzda
CHARMINGNESS : English Turkish
n. zevklilik, zevk, hoşluk; çekicilik, baştan çıkarıcılık
CHARMLESS : English Turkish
adj. cezbetme gücü olmayan, hoşa gitme kalitesi olmayan
CHARMLESSLY : English Turkish
adv. cezbetmeyen bir tarzda, hoşa gitme kalitesi olmayan bir tarzda
CHARMS : English Turkish
n. cazibe, güzellik
CHARNEL : English Turkish
n. mezarlık, kabristan
CHARNEL HOUSE : English Turkish
cesetlerin koyulduğu yer, ölü kemiklerinin koyulduğu yer
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani