Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
DEODORIZER : English Turkish

n. deodorant, koku giderici

DEONTOLOGY : English Turkish

n. deontoloji, görev bilgisi, ahlâk bilimi

DEOP : English Turkish

n. "deoperation (OP kaldırma)", OP (bir kanalın çalıştırılması yetkisi, @ karakteriyle gösterilir) kaldırma, OP kaldırma işlemi (Bilgisayar)

DEOPPILATE : English Turkish

v. engeli kaldırmak; geçidi temizlemek

DEORBIT : English Turkish

v. (Uzay Gemileri) bilerek ve isteyerek yörüngeyi terk etmek, yörüngeden çıkmak (Dünya atmosferine tekrar girmek amacıyla)

DEOSIL : English Turkish

adv. sağa doğru, saat yönünde

DEOXIDATE : English Turkish

v. oksijenini gidermek, oksijensizleştirmek, oksijenini çıkarmak

DEOXIDATION : English Turkish

n. oksijenini giderme, oksijensizleştirme, oksijenini çıkarma

DEOXIDISATION : English Turkish

n. (Britanya İngilizcesi) oksijenini giderme işlemi, oksijensizleştirme, oksijenini çıkarma (deoxidization olarak da yazılır)

DEOXIDISE : English Turkish

v. (Britanya İngilizcesi) oksijenini gidermek, oksijensizleştirmek, oksijenini çıkarmak, bir maddenin oksijen kaybına neden olmak (Kimya) (deoxidize olarak da yazılır)

DEOXIDISER : English Turkish

n. (Britanya İngilizcesi) oksijen giderici, oksijensizleştirici, oksijen çıkarıcı (Kimya) (deoxidizer olarak da yazılır)

DEOXIDIZATION : English Turkish

n. (Amerikan İngilizcesi) oksijenini giderme işlemi, oksijensizleştirme, oksijenini çıkarma (deoxidisation olarak da yazılır)

DEOXIDIZE : English Turkish

v. oksijenini gidermek, oksitsizleştirmek, oksitsizleşmek

DEOXIDIZER : English Turkish

n. (Amerikan İngilizcesi) oksijen giderici, oksijensizleştirici, oksijen çıkarıcı (Kimya) (deoxidiser olarak da yazılır)

DEOXYGENATE : English Turkish

v. oksijenini gidermek, oksijensizleştirmek, oksijenini çıkarmak

DEOXYGENATION : English Turkish

n. oksijenini giderme, oksijensizleştirme, oksijenini çıkarma

DEOXYGENISE : English Turkish

v. (Britanya İngilizcesi) oksijenini gidermek, oksijensizleştirmek, oksijenini çıkarmak, bir maddenin oksijen kaybına neden olmak (Kimya) (deoxygenize olarak da yazılır)

DEOXYGENIZE : English Turkish

v. (Amerikan İngilizcesi) oksijenini gidermek, oksijensizleştirmek, oksijenini çıkarmak, bir maddenin oksijen kaybına neden olmak (Kimya) (deoxygenise olarak da yazılır)

DEOXYRIBONUCLEASE : English Turkish

n. enzim, ferment

DEOXYRIBONUCLEIC ACID : English Turkish

deoksiribonükleik asit, hücre çekirdeğinde bulunan doğal karbonhidrat, bir organizma veya virüs hakkında genetik bilgi taşıyan molekül, DNA

DEOXYRIBONUCLEOPROTEIN : English Turkish

n. dezoksiribonükloprotein, parça hidroliz üzerine DNA üreten çekirdek proteini

DEOXYRIBOSE : English Turkish

n. deoksiriboz, DNA'da bulunan şeker elementi

DEP : English Turkish

"departure (ayrılma)", ayrılma, ayrılış, gitme, uzağa gitme

DEP. : English Turkish

n. "deputy (vekil)", vekil, asistan, yardımcı; temsilci, mümessil

DEP.-CMDR. : English Turkish

"department commander (birlik amiri)", birlik amiri, birlik komutanı, bölüm şefi, belli bir bölümün başı olan kimse