Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
DRINK SMB. UNDER THE TABLE : English Turkish

v. içkiye daha dayanıklı olmak

DRINK THE CUP OF AGONY : English Turkish

üyük acı çekmek, çok acı çekmek, sürünmek, işkenceler çekmek

DRINK THE HEALTH OF : English Turkish

-nın sağlığına içmek,
nın onuruna içki içmek, birinin sağlığına içmek

DRINK THE KOOL-AID : English Turkish

ir düşünceye körü körüne inanmak, bir fikri sorgulamadan kabullenmek; bir fikrin güçlü bir savunucusu olmak

DRINK TO THE HEALTH OF : English Turkish

-nın sağlığına içmek,
nın onuruna içki içmek, birinin sağlığına içmek

DRINK TO THE LEES : English Turkish

son damlasına kadar içmek

DRINK UP : English Turkish

içip bitirmek

DRINKABILITY : English Turkish

adj. içilebilirlik, içilebilir olma durumu, içmek için uygun olma durumu

DRINKABLE : English Turkish

adj. içilebilir

DRINKABLES : English Turkish

n. içilebilirler, meşrubatlar, içmek için uygun olan sıvılar

DRINKER : English Turkish

n. içen kimse, içkici, ayyaş

DRINKER RESPIRATOR : English Turkish

mucidinin adı verilmiş yapay solunum için kullanılan bir cihaz

DRINKING : English Turkish

n. içki içmek, içme, içmek, içki alışkanlığı, kafayı çekme

DRINKING : English Turkish

adj. içki

DRINKING BOTTLE : English Turkish

içme şişesi, içki şişesi, içki içilen şişe

DRINKING BOUT : English Turkish

içki alemi

DRINKING FOUNTAIN : English Turkish

çeşme

DRINKING PROBLEM : English Turkish

içme sorunu, alkoliklik, alkol tüketimi kontrolünü sağlayamama rahatsızlığı

DRINKING SONG : English Turkish

içki alemi şarkısı

DRINKING WATER : English Turkish

içme suyu

DRINKOMETER : English Turkish

n. alkolmetre, alkol ölçümü için kullanılan cihaz

DRINKS : English Turkish

n. içecekler

DRIP : English Turkish

"Dividend ReInvestment Plan (Kazancın Yeniden Yatırılması Planı)", ilave hisse alımları karşılığında kazançları otomatik olarak yeniden yatırıma dönüştüren program (Finans)

DRIP : English Turkish

n. damlama, damlayan şey, damlalık, damlalıkla sıvı verme; sevimsiz tip

DRIP : English Turkish

v. damlamak, damla damla akmak, akıtmak, sızdırmak