English Turkish
EKING OUT A LIVING : English Turkish
kıt kanaat geçinmek, zar zor geçinmek, üç kuruşa geçinmek, meteliğe kurşun sıkmak
EKISTICS : English Turkish
n. imar planlaması
EKPHRASIS : English Turkish
n. bir görsel sanat çalışmasının edebî veya resimsel tasviri
EL : English Turkish
n. yol üzerindeki köprüden geçen demiryolu
EL AL : English Turkish
El Al, İsrail'in milli havayolu
EL ALAMEIN : English Turkish
n. kuzey Mısır'da bulunan ve Alman kuvvetlerinin Birinci Dünya Savaşı sırasında durmaya zorlandıkları küçük bir köy
EL CAUDILLO : English Turkish
n. El Caudillo, Francisco Franco (
1975), 1939'dan 1975'e kadar hükmeden İspanyol askeri lider ve diktatör (vefat edene kadar)
EL DORADO : English Turkish
eldorado, hayali altın şehir
EL DORADO HILLS : English Turkish
n. El Dorado Hills, orta Kaliforniya'da bir kasaba (ABD)
EL GRECO : English Turkish
n. El Greco, (
1614) Yunanistan doğumlu İspanyol dini konular ele alan ressam,"Varsayım"ın ressamı
EL HAMAAYAN : English Turkish
El Hamaayan, Ultra-Ortodoks Musevi hareketinin dini kuruluşlarını yönetmek için Şas (dini siyasi parti) tarafından kurulan kurum (İsrail)
EL MINYA : English Turkish
El Minya, doğu Mısır'da bulunan şehir
EL NINO : English Turkish
El Nino, rüzgarın Pasifik yönüne değiştiği ve okyanus suyunun olağandışı sıcak olduğu her 3 ile 5 yıl arası meydana gelen iklimsel fenomen (dünya çapındaki hava modellerini etkiler)
EL PASO : English Turkish
El Paso, Teksas'ta bir şehir (ABD); Kolorado'da bir ilçe (ABD)
EL SALVADOR : English Turkish
n. El Salvador, El Salvador Cumhuriyeti, Orta Amerika'da bir ülke
EL-AKSAH MOSQUE : English Turkish
Mescid-i Aksa, Kudüs'te bulunan kutsal Müslümanlara ait cami
EL-AKSUR : English Turkish
n. El-Aksur, Luxor, Nil nehrinin doğu tarafında bulunan Mısır'da bir şehir
EL-ARISH : English Turkish
El-Arish, Sina çölü'nün kuzeydoğusunda bulunan turistik kasaba
EL-GAUCHO : English Turkish
El-Gaucho, Güney Amerika lokanta zinciri (Barbekü etleri alanında uzmanlaşan)
EL-MANAR TV : English Turkish
n. El-manr televizyonu, Al-Manar, Hizbullah tarafından çalıştırılan televizyon istasyonu
ELABORATE : English Turkish
v. özen göstermek, üzerinde durmak, ayrıntılara inmek; açmak
ELABORATE : English Turkish
adj. özenli, dikkatle hazırlanmış; ayrıntılı
ELABORATE A REMARK : English Turkish
ir açıklamaya detaylar eklemek
ELABORATE ON SMTH : English Turkish
v. özenmek
ELABORATED : English Turkish
adj. detaylandırılmış, ayrıntılandırılmış, karmaşıklaştırılmış; dikkatlice planlanmış, özenli bir şekilde planlanmış, üzerinde en ince ayrıntısına kadar çalışılmış; bütün ayrıntılarıyla geliştirilmiş
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani