English Turkish
EXHALE : English Turkish
v. nefes vermek; oh çekmek; çıkarmak, yaymak
EXHALING : English Turkish
adj. nefes alıp veren
EXHAUST : English Turkish
n. egzoz; çürük gaz; çürük istim
EXHAUST : English Turkish
v. yormak, yorulmak; boşalmak, boşaltmak; kurutmak; tüketmek, bitirmek; çıkarmak
EXHAUST A SUBJECT : English Turkish
ir konunun tüm yönlerini kapsamak, tam olarak bir konu geliştirmek
EXHAUST GAS : English Turkish
çürük gaz
EXHAUST ONE'S STRENGTH : English Turkish
gücünü tüketmek, tükenmek, tüm enerji kaynaklarını kullanıp bitirmek
EXHAUST PIPE : English Turkish
egzoz borusu
EXHAUST VALVE : English Turkish
oşaltım valfi, boşaltım akışını kontrol eden mekanizma
EXHAUSTED : English Turkish
adj. tükenmiş, bitmiş, canı çıkmış (Argo), takâtsiz, bitkin, dermansız, turşu gibi, bezgin, bitap, halsiz
EXHAUSTED HIS STRENGTH : English Turkish
tükenmiş, gücü tükenmiş, yorgunluktan bitmiş, tüm enerji kaynaklarını kullanıp bitirmiş
EXHAUSTED ITSELF : English Turkish
enerjisini harcamış, enerjisini tüketmiş
EXHAUSTEDLY : English Turkish
adv. bitkin bir şekilde, tükenmiş bir şekilde, tükenerek, yorgun bir tarzda
EXHAUSTER : English Turkish
n. aspirator, gaz boşaltma düzeni
EXHAUSTIBLE : English Turkish
adj. biter, tükenir
EXHAUSTING : English Turkish
adj. yorucu, zahmetli, boşaltan
EXHAUSTING : English Turkish
n. tüketme
EXHAUSTINGLY : English Turkish
adv. yorucu bir tarzda, yorgunluktan bitiren bir şekilde, bitap düşürerek
EXHAUSTION : English Turkish
n. yorgunluk; bitkinlik, tükenme; boşaltma, dermansızlık, takâtsizlik
EXHAUSTIVE : English Turkish
adj. ayrıntılı, detaylı, etraflı, kapsamlı; zahmetli, yorucu
EXHAUSTIVE DISCUSSION : English Turkish
ayrıntılı/detaylı tartışma, geniş kapsamlı tartışma, bir konunun tüm yönleri ile alındığı konuşma
EXHAUSTIVE INVESTIGATION : English Turkish
ayrıntılı soruşturma, ayrıntılı denetim, en ince ayrıntısına kadar inceleme ve denetleme
EXHAUSTIVE REPORT : English Turkish
ayrıntılı rapor, geniş kapsamlı rapor, mümkün olan tüm bilgileri içeren rapor
EXHAUSTIVELY : English Turkish
adv. en ince ayrıntısına kadar, iyice, adamakıllı, geniş kapsamlı
EXHAUSTLESS : English Turkish
adj. bitmek tükenmek bilmezlik, bitmez tükenmezlik, tüketilemez, bitirilemez
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani