English Turkish
HARM : English Turkish
Yüksek Hızlı Antiradyasyon Füzesi, radar dalgaları kaynakları üzerine yoğunlaşan ve hedef üzerine duran füze
HARM : English Turkish
n. zarar, hasar, kötülük, felâket
HARM : English Turkish
v. zarar vermek, incitmek, kötülük etmek
HARM A PROCESS : English Turkish
sürece zarar verme, süreci sabote etme, sürecin çalışmamasına neden olma
HARM'S WAY : English Turkish
tehlikeli yol, tehlike ve yaralanma yolu
HARM-DOER : English Turkish
zarar veren kimse, zarara uğratan kimse
HARMED : English Turkish
adj. mutazarrır, yaralı, zarar görmüş, ağrısı olmuş olan; yaralanmış; hasara uğramış olan; zarara uğramış olan
HARMER : English Turkish
n. zarar veren kimse, zarar veren kişi veya şey
HARMFUL : English Turkish
adj. zararlı, kötü, muzır
HARMFUL SUBSTANCE : English Turkish
zararlı madde, zehirli veya zararlı madde, tehlikeli madde
HARMFULLY : English Turkish
adv. zararlı bir şekilde, zararlı bir biçimde, zarar görmüş bir biçimde, incitici bir biçimde
HARMFULNESS : English Turkish
n. zararlılık
HARMLESS : English Turkish
adj. zararsız, zararı dokunmayan, saf, temiz kalpli, masum, suçsuz
HARMLESSLY : English Turkish
adv. zararsızca, güvenli bir şekilde, tehlikesiz bir biçimde, zararsız bir şekilde, zarara neden olmadan
HARMLESSNESS : English Turkish
n. zararsızlık, zararı dokunmama
HARMONIA : English Turkish
n. Harmonia, Eros ve Aphrodite'in kızı (Yunan Mitolojisi)
HARMONIC : English Turkish
n. harmonik ses, akım armonikleri
HARMONIC : English Turkish
adj. armonik, harmonik, uyumlu, ahenkli
HARMONIC MOTION : English Turkish
harmonik hareket, ritimle tekrarlanan hareket
HARMONICA : English Turkish
n. armonika, mızıka
HARMONICALLY : English Turkish
adv. ahenli olarak, uyumlu bir biçimde; uyum içinde
HARMONICS : English Turkish
n. armoni bilimi, müzikal sesler teorisi veya çalışması; Tibetli rahipler tarafından geliştirilen ve uygulanan müzikle tedavi yöntemi
HARMONIOUS : English Turkish
adj. uyumlu, ahenkli, düzenli
HARMONIOUSLY : English Turkish
adv. uyumlu bir biçimde, uyum içinde, uyumlu olarak; ahenkle, ahenkli bir şekilde, hoş bir sesle
HARMONIOUSNESS : English Turkish
n. uyumluluk, ahenklilik
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani