Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
HOME FOR THE BLIND : English Turkish

n. körler evi

HOME FRONT : English Turkish

n. sivil cephe, bir ulusun savaş sırasındaki sivil kesimi; bir savaş sırasındaki sivil eylem ve faaliyetler; ev hayatı, bir kimsenin evdeki hayatı

HOME GAME : English Turkish

n. kendi evindeki karşılaşma, bir takımın kendi sahasında yaptığı maç

HOME INDUSTRY : English Turkish

ev endüstrisi, ev sanayisi, ev ürünleri; evde gerçekleştirilen imalat, evde yapılan üretim

HOME KEEPING : English Turkish

evden çıkmayan kimse, hep evde kalan kimse

HOME KEY : English Turkish

aş konum tuşu, genellikle göstergeyi satırın ya da belgenin başına göndermek için kullanılan tuş

HOME LIFE : English Turkish

n. ev yaşantısı, aile hayatı

HOME LOCATION REGISTER : English Turkish

Ev Konumu Kaydı, belirli bir hizmet için abone olan müşteriler hakkında bilgi içeren ver tabanı (adres, satınalma geçmişi, vs. içerir)

HOME MANUFACTURE : English Turkish

ev imalatı, yerli imalat, yerel bir şekilde yapılan üretim

HOME MARKET : English Turkish

yurtiçi pazar

HOME MOVIE : English Turkish

n. amatör film

HOME NUMBER : English Turkish

ev numarası, ev telefonu, ev telefonu numarası, bir kimsenin sürekli ikametgâhının telefon numarası

HOME OFFICE : English Turkish

İçişleri bakanlığı (İng.), yabancılar dairesi, genel merkez

HOME PAGE : English Turkish

n. açılış sayfası, ana sayfa, giriş sayfası, bir tarayıcının açılış sayfası; internette belli bir şirket veya kişi ile ilgili yardımlı metin belgesi

HOME PLATE : English Turkish

n. kale, kale levhası

HOME PORT : English Turkish

ana liman, bir geminin gezintileri arasında demir attığı liman

HOME PRODUCT : English Turkish

n. yerli mal

HOME RULE : English Turkish

özerk yönetim hareketi, özerklik

HOME RUN : English Turkish

eysbolde tur vuruşu

HOME SECRETARY : English Turkish

içişleri bakanı

HOME SERVICE : English Turkish

yurtiçi hizmeti, bir kimsenin anavatanında yerine getirdiği askerî hizmet (yabancı bir ülkedekinin tersine)

HOME STATION : English Turkish

ana istasyon, merkez ofis, merkez büro, merkez üs

HOME STRETCH : English Turkish

son bölüm, son alan, son düzlük (bir yarış proje vs'de)

HOME STUDY : English Turkish

n. ev çalışması, belli bir konuda evde sunulan ve genelde posta ile gönderilen çalışma; (Hukuk) evlat edinecek potansiyel ailelerle ilgili olarak söz konusu ailelerin çocuk yetiştirmeye elverişli olup olmadığını öğrenmek amacıyla yapılan inceleme

HOME SWEET HOME : English Turkish

evim güzel evim, evim şirin evim, evim rahat evim, tatlı yuvam (bir kimsenin evine duyduğu sevgiyi anlatmak için kullanılır)