Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
HUEY : English Turkish

n. Huey, erkek ismi (Hugh isminin bir şekli)

HUEY NEWTON : English Turkish

n. Huey Newton, (
1989) Amerikalı aktivist, "Kara Panterler" adlı radikal partisinin ortak kurucusu

HUEY P NEWTON : English Turkish

n. Huey P Newton, (
1989) zenci Amerikalı sosyal aktivist, "Kara Panterler" adlı radikal partisinin ortak kurucusu

HUFF : English Turkish

n. huysuzluk, dargınlık, somurtma, küsme, gücenme, keyifsizlik

HUFF : English Turkish

v. küsmek, gücenmek, kızmak, küstürmek, gücendirmek, kızdırmak, dayılanmak, burnundan solumak

HUFF AND PUFF : English Turkish

v. burnundan solumak, sinirinden kudurmak

HUFFILY : English Turkish

adv. dargın bir şekilde, kırgın bir şekilde, kızgın bir şekilde

HUFFINESS : English Turkish

n. öfke, kızgınlık, dargınlık

HUFFISH : English Turkish

adj. kolay sinirlenir, sinirli, dargın, gücenmiş, içerlemiş

HUFFY : English Turkish

adj. kolay sinirlenir, sinirli, kızgın, dargın, içerlemiş

HUG : English Turkish

n. sarılma, kucaklama

HUG : English Turkish

v. sarılmak, kucaklamak, kucaklaşmak, kıyıdan gitmek, dört elle sarılmak

HUG ONESELF FOR : English Turkish

v. kendini kutlamak, kendini tebrik etmek

HUG ONESELF ON : English Turkish

v. kendini kutlamak, kendini tebrik etmek

HUGE : English Turkish

adj. ayı gibi, kocaman, dev, dev gibi, koskocaman, dağ gibi, muazzam, olağanüstü

HUGE AMOUNT : English Turkish

çok büyük miktar, muazzam miktar

HUGE CROWDS : English Turkish

çok büyük kalabalık, büyük toplanma, çok büyük miktarda halk topluluğu

HUGE SUM : English Turkish

çok büyük miktar, muazzam miktar

HUGE WAVE : English Turkish

çok büyük dalga, muazzam dalga, çok büyük su şişkinliği

HUGELY : English Turkish

adv. kocaman, dev gibi, olağanüstü bir şekilde

HUGENESS : English Turkish

n. büyüklük, olağanüstülük

HUGGABLE : English Turkish

adj. kucaklamalık, kucaklanmaya davet eden, kucaklamaya davet eden; kucaklanabilir, sarılabilir, sarmalanabilir

HUGGED HIM : English Turkish

onu kucakladı, onu tuttu, onu sardı, ona sarıldı

HUGGER : English Turkish

n. kucaklayan, sarılan, saran

HUGGER MUGGER : English Turkish

düzensiz, karışık, gizli