English Turkish
ILL-MANNERED : English Turkish
kaba, edepsiz, görgüsüz, küstah
ILL-NATURED : English Turkish
kaba, kötücül, kötü amaçlı, şeytani amaçları olan
ILL-NATUREDLY : English Turkish
kaba bir şekilde, kötücül bir şekilde, kötü amaçlı bir şekilde, şeytani amaçlı bir şekilde
ILL-OMENED : English Turkish
uğursuz, musibet, talihsiz, bahtsız
ILL-SPENT : English Turkish
kötü harcanmış, israf edilmiş, boş yere harcanmış, hiç yere harcanmış
ILL-STARRED : English Turkish
şanssız, talihsiz, bahtsız, kaderi kötü, kötü kaderli
ILL-TEMPERED : English Turkish
hırçın, huysuz, aksi, sinirli
ILL-TEMPEREDLY : English Turkish
hırçın bir şekilde, huysuz bir şekilde, aksi bir şekilde, sinirli bir şekilde
ILL-TIMED : English Turkish
vakitsiz, zamansız, mevsimsiz, uygunsuz zamanda, uygun olmayan vakitte
ILL-TREAT : English Turkish
hırpalamak, kötü kullanmak, kötü davranmak, kötü muamele etmek, uygunsuz davranmak
ILL-TREATMENT : English Turkish
hırpalama, kötü kullanma, kötü davranma, kötü muamele etme, uygunsuz davranma
ILL-USE : English Turkish
hırpalamak, kötü kullanmak, kötü davranmak, kötü muamele etmek, uygunsuz davranmak, bir şeyden kötü amaçlarla faydalanmak
ILL-WILL : English Turkish
nefret, kin, sevmeme, büyük sevgisizlik
ILLATION : English Turkish
n. sonuç çıkarma, anlam çıkarma, çıkarılan sonuç
ILLATIVE : English Turkish
adj. çıkarımsal, sonuç çıkaran, çıkarım yapma ile ilgili
ILLEGAL : English Turkish
adj. illegal, kaçak, gayri meşru, usulsüz, yasadışı, kanunsuz
ILLEGAL ARREST : English Turkish
yasadışı yakalama, kanuni olmayan yakalama
ILLEGAL CHARACTER : English Turkish
illegal karakter, yasak karakter, bir programlama dilinde veya bir dosya adında kullanılmasına müsaade edilmeyen karakter
ILLEGAL CONSIDERATION : English Turkish
yasadışı etmen, bir anlaşmayı yasadışı hale getiren koşul, bir kontratta kanuna uygun olmayan öğe
ILLEGAL CONTRACT : English Turkish
yasadışı anlaşma, kanun dışı kontrat, meşru olmayan anlaşma, kanunen yetkilendirilmemiş kontrat
ILLEGAL IMMIGRANT : English Turkish
illegal göçmen, yasadışı göçmen, yabancı bir ülkeye vizesi veya izni olmadan yaşamaya gelen kimse
ILLEGAL IMMIGRATION : English Turkish
illegal göçmenlik, yasadışı göçmenlik, yabancı bir ülkeye vize veya izin alınmadan yaşamaya gelme
ILLEGAL ORDER : English Turkish
yasadışı emir, yasadışı bir şekilde hazırlanmış emir
ILLEGAL SUPPLY OF DRUGS : English Turkish
yasadışı uyuşturucu tedariki, yasadışı bir şekilde uyuşturucu elde edilmesi
ILLEGAL TRADE : English Turkish
illegal ticaret, yasadışı ticaret, kanunen geçerli olmayan ticaret, kanunsuz ticaret
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani