Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
JAPANIZE : English Turkish

v. Japonlaştırmak, Japon kültür özelliklerinin benimsenmesine neden olmak, Japon yapmak; özellik veya tarz bakımından Japon olmak

JAPANNED : English Turkish

adj. verniklenmiş, lake ile kaplanmış, japon lakesiyle verniklenmiş

JAPANNED LEATHER : English Turkish

n. rugan

JAPANNER : English Turkish

n. vernikleyen kimse, japon lakesiyle vernikleyen kimse

JAPANOLOGY : English Turkish

n. Japonoloji, Japon kültürü, tarihi ve dilini öğrenmek; Japon araştırmaları (Kanada ve ABD'de)

JAPE : English Turkish

n. alay, dalga geçme, kafa bulma

JAPE : English Turkish

v. alay etmek, dalga geçmek, kafa bulmak

JAPHETH : English Turkish

n. Japheth, (Eski Ahit) Nuh'un üçüncü oğlu, Sami olmayan birkaç Akdeniz' halkının babası

JAPLISH : English Turkish

n. Japlish, Japonca ve İngilizce dillerinin karışımı; Japonca aksanlı İngilizce

JAPONIC : English Turkish

adj. japon

JAPONICA : English Turkish

n. japon ayvası

JAR : English Turkish

n. kavanoz, bira bardağı, çatlak ses, gıcırtı, sarsılma, şok, kavga, didişme

JAR : English Turkish

v. gıcırdamak, gıcırdatmak, çatlak ses çıkarmak, kulak tırmalamak, uymamak, çatışmak, karşıt olmak, kavga etmek, didişmek, sarsmak, sarsılmak

JAR OF PICKLES : English Turkish

turşu kavanozu, içine turşu konulan cam kap

JAR ON SOMEONE : English Turkish

irini delirtmek, birini çıldırtmak, birini çok sinirlendirmek, birini deli etmek

JARDINIERE : English Turkish

n. saksı, saksılık, garnitür, haşlanmış sebze

JARFUL : English Turkish

n. kavanoz dolusu, bir kavanozun alabildiği miktar, bir kavanozda tutulan miktar

JARGON : English Turkish

n. jargon, özel dil, meslek argosu, mesleki dil

JARGON FILE : English Turkish

n. Jargon dosyası, hackerler tarafından kullanılan programlama terimleri kelimesi

JARGONELL : English Turkish

n. erken olgunlaşan saman sarısı rengindeki armut

JARGONELLE : English Turkish

n. erken olgunlaşan saman sarısı rengindeki armut

JARGONISE : English Turkish

v. jargon kullanmak, belli bir gruba veya mesleğe özgü olan terim özellikleri kullanmak; abuk sabuk konuşmak; orijinal şekli bozulmuş veya basitleştirilmiş bir dille konuşmak (ayrıca jargonize)

JARGONISED : English Turkish

adj. jargon kullanarak yazılmış, mesleki dile çevrilmiş, jargona çevrilmiş; jargon şeklinde yazılmış (ayrıca jargonized)

JARGONIZE : English Turkish

v. özel bir dille konuşmak, meslek argosu kullanmak

JARGONIZED : English Turkish

adj. jargon kullanarak yazılmış, mesleki dile çevrilmiş, jargona çevrilmiş; jargon şeklinde yazılmış (ayrıca jargonised)