Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
JATO : English Turkish

n. jet motorlu kalkış, bir uçağın kalktığı zaman ekstra itme sağlayan roket itme gücü, yardımcı jigle

JAUNDICE : English Turkish

n. sarılık, kıskançlık, haset, önyargı

JAUNDICE VACCINE : English Turkish

sarılık aşısı, sarılığa karşı yapılan aşı (cildin sarı olması ve iştah kaybı ile tanımlanan hastalık)

JAUNDICED : English Turkish

adj. sarılıklı, fesat, kıskanç, önyargılı, kuşkulu

JAUNT : English Turkish

n. gezinti, gezme

JAUNT : English Turkish

v. gezmeye gitmek, gezmek, dolaşmak

JAUNT THE CITY : English Turkish

şehri gezmek, şehirde dolaşmak, kentte gezinmek

JAUNTILY : English Turkish

adv. şık bir biçimde, gösterişli olarak, kaygısızca, neşeyle

JAUNTINESS : English Turkish

n. kaygısızlık, canlılık, neşe; şıklık

JAUNTING CAR : English Turkish

n. gezinti arabası, iki tekerli at arabası

JAUNTY : English Turkish

adj. şık, havalı, kaygısız, şen

JAVA : English Turkish

n. Cava adası, Cava

JAVA : English Turkish

n. java, İnternette dünya çapında ağda sayfaları ile çalışan ağ tabanlı uygulamalar programlama dili (Bilgisayar)

JAVA 2 PLATFORM, ENTERPRISE EDITION : English Turkish

n. Java 2 Platformu, Kurumsal Yayın, J2EE, büyük şirketlerde ana bilgisayar ölçekli programlama için tasarlanmış olan Java platformu

JAVA APPLET : English Turkish

Java uygulaması, özel bir görevi yerine getiren ve bazı web sitelerinde bulunan küçük uygulama programı (İnternet)

JAVA DEVELOPMENT KIT : English Turkish

Java Gelişme Kiti, Java programları yaratmak için kullanılan yazılım araçları paketi, JDK (Bilgisayar)

JAVA MANAGEMENT EXTENSIONS : English Turkish

Java Yönetimi Uzantıları, JMX, J2EE geliştirmesi ve uygulama ortamında uygulama ve ağ yönetimi için belirtimler seti

JAVA SPARROW : English Turkish

n. Java serçesi, güneydoğu Asya'da bulunan ve ispinoza benzeyen küçük grimsi kuş

JAVA VIRTUAL MACHINE : English Turkish

Java Sanal Makinesi, (Bilgisayar) Java bayt kodu ve özel işletim sistemi arasında tercüman görevi olan yazılım (Java uygulamalarının kodu değiştirmeden herhangi bir platformda çalışmalarına izin verir)

JAVABEAN : English Turkish

n. Javabean, belirli görevlerine yerine getirmesi amaçlanan Java dilinde küçük uygulama (faiz hesaplama, hava durumunu güncelleme, vs. gibi görevler için İnternet'te kullanılan)

JAVABEANS : English Turkish

n. Javabeans, tekrar kullanılabilen yazılım nesneleri yaratılması için izin veren Java programlama teknolojisi (Bilgisayar)

JAVAN : English Turkish

n. Cavalı, Cava yerlisi ya da sakini (Endonezya'da ana ada)

JAVAN : English Turkish

adj. Cava'ya özgü, Cava ve halkına ait ya da ilgili olan

JAVANESE : English Turkish

n. Cava halkı, Cavalılar, Cavalı, Cava dili

JAVANESE : English Turkish

adj. Cava adasına ait, Cavalı, Cava