English Turkish
LANGUID : English Turkish
adj. gayretsiz, isteksiz, cansız, halsiz, uyuz, süzgün, tembel, ağır, baygın, durgun
LANGUIDLY : English Turkish
adv. isteksiz bir şekilde, kuvvetsiz veya enerjisiz bir şekilde, yavaşça, uyuşuk bir şekilde; duygusuz bir şekilde, kayıtsız bir biçimde, ilgisizce
LANGUIDNESS : English Turkish
n. isteksizlik, kuvvet veya enerji eksikliği, yavaşlık, uyuşukluk; duygusuzluk, kayıtsızlık, ilgisizlik
LANGUISH : English Turkish
v. gevşemek, hali kalmamak, cansızlaşmak, durgunlaşmak, üzülmek, dert etmek, sürünmek, çürümek
LANGUISH IN PRISON : English Turkish
v. hapiste çürümek
LANGUISHER : English Turkish
n. takati kesilmiş olan kimse, zayıf düşmüş olan kimse; ilgisizlikten yakınan kimse; özleyen kimse, hasret olan kimse; kederli bir hali olan kimse
LANGUISHING : English Turkish
adj. mahzun, hali kalmamış, gevşemiş, baygın, yavaş
LANGUISHMENT : English Turkish
n. durgunluk, hali kalmamış veya kuvvetsiz olma durumu; hasret kalma; mahzun ifade
LANGUOR : English Turkish
n. bitkinlik, halsizlik, hamlık, cansızlık, durgunluk, sükunet, huzur
LANGUOROUS : English Turkish
adj. yorgun, bitkin, halsiz, tembel, yorucu, süzgün, baygın, baştan çıkarıcı
LANGUOROUSLY : English Turkish
adv. bitkin bir şekilde, zayıf bir şekilde, gevşekçe; yavaşça; duygusuz bir şekilde, umursamazca, ilgisizce
LANGUOROUSNESS : English Turkish
n. kuvvetsizlik, zayıflık, enerji eksikliği, halsizlik; ilgisizlik, duygusuzluk; melankoli
LANGUR : English Turkish
n. bir maymun türü, uzun kuyruklu ve gürültülü sesi olan ufak tefek Asya maymunu
LANIARY : English Turkish
adj. koparmak için kullanılan, parçalamak için kullanılan (hayvan dişi işe ilgili)
LANIFEROUS : English Turkish
adj. yün gibi, yünlü, yün veren
LANK : English Turkish
adj. sıska, uzun boylu ve ince, sırık gibi, zayıf ve uzun boylu
LANKA : English Turkish
n. "Sri Lanka" (Hint Okyanusu'nda eskiden seylan olarak bilinen bir ada ülkesi) isminin bir parçası
LANKILY : English Turkish
adv. incecik bir şekilde, ince bir şekilde, cılız bir şekilde, tel tel
LANKINESS : English Turkish
n. incelik, zayıflık, yağsızlık
LANKLY : English Turkish
adv. incecik bir şekilde, ince tabakalar şeklinde, ince bir şekilde; serbest bir şekilde, gevşek bir şekilde, umursamaz bir şekilde
LANKNESS : English Turkish
n. umursamazlık, gevşeklik, serbestlik; ihmalkârlık, aldırışsızlık; sıkı disiplin eksikliği; belirsizlik; iradesizlik, serbestlik, gevşeklik, şişmanlık, yumuşaklık (kas veya et hakkında); yağsızlık, zayıflık, incelik, narinlik
LANKY : English Turkish
adj. sırık gibi, ince uzun
LANOLIN : English Turkish
n. lanolin
LANOLINE : English Turkish
n. lanolin, yünden elde edilen yağlı madde (sabun, kozmetik, vs. de kullanılan)
LANOSE : English Turkish
adj. yünlü, tüylü; yüne sarılı
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani