Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
ASQUITH : English Turkish

n. bir soyadı; Herbert Henry Asquith (
1928), Britanyalı siyasetçi, Büyük Britanya’nın 36’ncı Başbakanı, Morley’in Viscount Asquith’i

ASS : English Turkish

n. kıç (argo), göt (Argo), popo; ahmak, eşek (Argo), eşek herif (Argo)

ASS BACKWARDS : English Turkish

karmakarışık etmek, içi dışına dönmüş; baş aşağı; tamamen yanlış; arapsaçı gibi

ASS IN A LION'S SKIN : English Turkish

sahte kahramanlık, aldatıcı, gerçekten olduğundan çok daha büyük gibiymiş gibi davranan kimse

ASS KISSER : English Turkish

n. yağcı, (Argo) dalkavuk, yağcı gibi olan kimse, yaltakçı

ASSAD : English Turkish

n. bir soyadı (Arapça); Hafez al Assad (
2000), Suriyeli devlet adamı ve
2000 arasındaki Devlet Başkanı; Bashar al-Assad (Beşar Esat, 1965 doğumlu), Suriye’nin 2000 yılında yönetime gelen Devlet Başkanı, eksi Devlet Başkanı Hafez al Assad’ın (Hafız Esat) oğlu

ASSAF : English Turkish

n. bir erkek adı (İbranice)

ASSAF HAROFEH : English Turkish

ir hastane ve sağlık merkezi, İsrail’deki üçüncü en büyük devlet hastanesi

ASSAF HEFETZ : English Turkish

İsrail Polis Kuvvetleri’nin eski Emniyet Amiri

ASSAFETIDA : English Turkish

n. şeytantersi, gıdada ve tıbbi amaçlarla kullanılan reçine

ASSAFOETIDA : English Turkish

n. şeytantersi, gıdada ve tıbbi amaçlarla kullanılan reçine

ASSAGAI : English Turkish

n. mızrak, güney Afrika Bantu halkları tarafından kullanılmış olan hafif mızrak; güney Afrika’ya özgü ağaç

ASSAIL : English Turkish

v. saldırmak, hücum etmek; dil uzatmak

ASSAIL SMB. WITH BLOWS : English Turkish

v. yumrukla saldırmak

ASSAIL SMB. WITH QUESTIONS : English Turkish

v. soru yağmuruna tutmak

ASSAILABLE : English Turkish

adj. saldırılabilir

ASSAILABLENESS : English Turkish

n. yaralanabilirlik, savunmasızlık, saldırıya duyarlılık

ASSAILANT : English Turkish

n. saldırgan, eleştirici, dil uzatan

ASSAILED BY DOUBTS : English Turkish

adj. şüpheye kapılmış

ASSAILED BY FEAR : English Turkish

adj. korkuya kapılmış, içine korku düşmüş

ASSAILER : English Turkish

n. saldırgan, eleştirici, dil uzatan

ASSAILMENT : English Turkish

n. taarruz, saldırı, hücum

ASSAM : English Turkish

n. kuzeydoğu Hindistan’da bir eyalet; Assam’da yetiştirilen ve adını bu bölgeden alan siyah bir çay türü

ASSAM TEA : English Turkish

n. Assam Çayı; Assam’da yetiştirilen ve adını bu bölgeden alan siyah bir çay türü

ASSASSIN : English Turkish

n. katil, suikâstçi, kiralık katil