English Turkish
ASSUMABLY : English Turkish
adv. varsayılabilir şekilde, büyük ihtimalle, her ihtimale göre, makul bir şekilde, muhtemelen
ASSUME : English Turkish
v. farzetmek, saymak, sanmak; hükmetmek, taslamak, addetmek; üstüne almak; takınmak; üstlenmek, almak
ASSUME A HUMBLE ATTITUDE : English Turkish
v. alttan almak
ASSUME A RIGHT FOR ONESELF : English Turkish
kendine bir hak iktisap etmek, kendine bir şey yapma hakkı vermek, kendine yetki vermek
ASSUME AIRS : English Turkish
havaya girmek, gösteriş yapmak
ASSUME AN AIR OF IMPORTANCE : English Turkish
önemliymiş havasına girmek, önemliymiş gibi davranma
ASSUME AN ARROGANT AIR : English Turkish
v. böbürlenmek
ASSUME COMMAND : English Turkish
yetkiyi almak, idareyi almak, kontrol sağlamak
ASSUME OFFICE : English Turkish
ir göreve geçmek, bir göreve başlamak, bir mevkie geçmek, bir vazifeyi üstüne almak
ASSUME RESPONSIBILITY : English Turkish
sorumluluk kabul etmek, yükümlük almak, yükümlü olma
ASSUME THE PURPLE : English Turkish
assume the purple, tahtı almak, taçlanmak
ASSUMED : English Turkish
adj. farzedilen, takma
ASSUMED A SHAPE : English Turkish
şekiline girdi, belirli bir hal aldı
ASSUMED AN AIR OF : English Turkish
-havasına girdi, yalandan
görümünü yapmak,
görünümü etkisi altında kalmış
ASSUMED NAME : English Turkish
takma ad, sahte ad, sahte kimlik
ASSUMED RESPONSIBILITY : English Turkish
sorumluluk kabul etti, sorumluluğu üstlendi, mesuliyet aldı
ASSUMED THE FORM OF : English Turkish
suretine girdi, şeklini aldı
ASSUMED THE OFFENSIVE : English Turkish
taarruza geçti, saldırıya başladı, saldırıya geçti, saldırıyı başlattı
ASSUMEDLY : English Turkish
adv. tahminen, varsayımlı olarak, teorik olarak, sözümona
ASSUMING : English Turkish
adj. kibirli, küstah, kendini beğenmiş
ASSUMING RESPONSIBILITY : English Turkish
sorumluluk kabul ederek, yükümlük alarak, yükümlü olarak
ASSUMING THAT : English Turkish
farzedelim ki, farzederek
ASSUMPSIT : English Turkish
n. bir vaat üzerine yapılan sözlü sözleşme, sözlü anlaşma; sözlü anlaşmanın ihlali durumunda zarar ziyan davası (Hukuk)
ASSUMPTION : English Turkish
n. farzetme, sanı; havalara girme, üstüne alma; üstlenme, yüklenme, takınma, taslama
ASSUMPTION : English Turkish
n. hazreti meryem'in göğe kabulü
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani