English Turkish
OBLIVION : English Turkish
n. unutulma, unutma, farkında olmama, kayıtsızlık, af, genel af
OBLIVIOUS : English Turkish
adj. unutkan, ihmalkâr, ihmalci, habersiz, ilgisiz
OBLIVIOUS OF : English Turkish
-den habersiz,
in farkında değil, unutkan
OBLIVIOUSLY : English Turkish
adv. aklı karışmış bir şekilde, dikkati dağılmış bir şekilde; unutkan bir şekilde
OBLIVIOUSNESS : English Turkish
n. unutkanlık
OBLONG : English Turkish
n. dikdörtgen
OBLONG : English Turkish
adj. dikdörtgen şeklinde, boyu eninden fazla
OBLONGISH : English Turkish
adj. uzatılmış (genellikle dikdörtgen veya daire biçimi hakkında)
OBLONGLY : English Turkish
adv. boyu eninden fazla olarak, uzatılmış bir şekilde
OBLONGNESS : English Turkish
n. boyu eninden fazla olma durumu, uzatılmış olma durumu (dikdörtgen veya daire biçimleri hakkında)
OBLOQUY : English Turkish
n. kötüleme, iftira, rezalet, yüz karası
OBMUTESCENCE : English Turkish
n. sürüp giden sessizlik
OBNOXIOUS : English Turkish
adj. çirkin, iğrenç, pis, kötü, uygunsuz
OBNOXIOUSLY : English Turkish
adv. iğrenç bir şekilde, tiksindirici bir şekilde; soğuk bir şekilde; nefret uyandırıcı bir şekilde; sinirlendirici bir şekilde; hakaret edici bir şekilde
OBNOXIOUSNESS : English Turkish
n. iğrenç olma niteliği, tiksindirici olma niteliği; kabalık, saldırganlık; iticilik
OBNUBILATE : English Turkish
v. buğulandırmak, sislenmek, dumanlı hale getirmek, belirsizleştirmek, bulutla kaplamak
OBNUBILATED : English Turkish
adj. bulanık, bulutlu, belirsiz (Eski kullanım)
OBNUBILATION : English Turkish
n. karartma, kararma, açıklık eksikliği (Eski kullanım)
OBO LANGUAGE : English Turkish
n. her heceye “ob” sesi eklenerek normal kelimelerin değiştirildiği okul çağındaki çocukların kullandığı gizli dil
OBOE : English Turkish
n. obua
OBOIST : English Turkish
n. obuacı
OBREPTION : English Turkish
n. sessizce yaklaşarak (birine) hareket etme (Eski kullanım)
OBREPTITIOUS : English Turkish
adj. kurnaz, açıkgöz, tilki gibi, hilekâr
OBROGATION : English Turkish
n. bir kanunun iptali, bir yasayı değiştirme
OBSCENE : English Turkish
adj. müstehcen, açık saçık, ağıza alınmaz, pis
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani