Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
OGEE : English Turkish

n. s biçiminde çizgi, s biçiminde köşebent

OGIVE : English Turkish

n. sivri tepeli kemer, küt mermi çekirdeği, bir tür grafik eğrisi

OGLE : English Turkish

n. aşıkane bakış, arzu dolu bakış

OGLE : English Turkish

v. aşıkane bakmak, arzu dolu bakmak, göz süzmek

OGLER : English Turkish

n. aşıkane bakan kimse

OGOPOGO : English Turkish

n. efsaneye göre İskoçya sularında görülmüş (1933) garip yaratık; İngiliz Kolumbiya'sında (Kanada) Okanagan Gölü'nde yaşayan canavar

OGPU : English Turkish

n. (SSCB)
1934 arasında hükümetin gizli polis örgütü

OGRE : English Turkish

n. insan yiyen dev, canavar, zalim

OGREISH : English Turkish

adj. canavara bezeyen; deve ait veya ilgili

OGRESS : English Turkish

n. insan yiyen dev (dişi)

OH : English Turkish

interj. aman, o, ey

OH BOY : English Turkish

inanamıyorum, aman Tanrım! (şaşkınlık, hayal kırıklığı veya heyecan belirten haykırış)

OH DEAR : English Turkish

interj. intrj

OH DEAR! : English Turkish

aman Tanrım!, Tanrım!, aman yarabbi!, eyvah!

OH DEAR, WHAT A MESS : English Turkish

interj. aman tanrım bu ne daginiklik!

OH GOSH : English Turkish

aman Tanrım, hay Allah!, lanet olsun! (şaşkınlık veya hayal kırıklığı haykırışı)

OH I SEE : English Turkish

şu an anlıyorum ki sen haklısın, OIC (İnternet sohbet jargonu)

OH MY GOD : English Turkish

interj. aman tanrım, hay allah

OH MY GOD! : English Turkish

interj. aman Tanrım!, oh hayır! (süpriz ve hayret vb. çığlığı)

OH MY GOODNESS : English Turkish

interj. aman Tanrım, Tanrım! (şaşkınlık veya dehşete düşme haykırışı)

OH YEAH : English Turkish

interj. öyle mi

OH, BOY! : English Turkish

interj. olamaz, hayır! (dehşete düşme ifadesi); harika! (heyecan ifadesi)

OH-OH : English Turkish

interj. bir şeyler yanlış gittiğinde söylenen ünlem nidası

OHAD : English Turkish

n. bir erkek ismi (İbranice)

OHIO : English Turkish

n. Ohio