Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
OFFICIAL NOMINATION : English Turkish

ir pozisyonun resmi olarak belirli bir verilmesi

OFFICIAL POSITION : English Turkish

esmi görüş, resmi kanaat, resmi tutum

OFFICIAL PUBLICATION : English Turkish

esmi yayın, resmi gazete, devlet destekli yayın

OFFICIAL RECEIVER : English Turkish

esmi tasfiye memuru, görevi iflas durumundaki mülkiyete haciz koymak ve onu alacaklılara teslim etmek olan devlet temsilcisi

OFFICIAL RECEPTION : English Turkish

esmi resepsiyon, devlet resepsiyonu, görkemli ve resmi resepsiyon

OFFICIAL RELATION : English Turkish

n. resmi görüşme

OFFICIAL REPORT : English Turkish

n. zabıt, tutanak

OFFICIAL RESIDENCE : English Turkish

esmi olarak ikamet edilen yer, birinin resmi olarak yaşadığı yer

OFFICIAL SECRET : English Turkish

n. devlet sırrı

OFFICIAL TRIP : English Turkish

n. resmi gezi

OFFICIALDOM : English Turkish

n. memuriyet, memurlar

OFFICIALESE : English Turkish

n. resmi dil, jargon; bürokrasi dili

OFFICIALISE : English Turkish

v. resmileştirmek, resmi hale getirmek; resmi olarak hareket etmek (ayrıca officialize)

OFFICIALISM : English Turkish

n. bürokrasi, memuriyet, memurlar

OFFICIALITY : English Turkish

n. resmiyet, resmilik, konvansiyon, protokol

OFFICIALIZE : English Turkish

v. resmileştirmek, resmi hale getirmek; resmi olarak hareket etmek (ayrıca officialise)

OFFICIALLY : English Turkish

adv. resmi olarak, resmen

OFFICIANT : English Turkish

n. papaz; dini törene başkanlık eden kimse

OFFICIARY : English Turkish

adj. görev ile ilgili

OFFICIARY : English Turkish

n. bütün personel

OFFICIATE : English Turkish

v. görevi yerine getirmek, tören yönetmek

OFFICIATE AT THE WEDDING : English Turkish

v. nikâh törenini yönetmek

OFFICIATION : English Turkish

n. papazın görevi; bir törene ev sahipliği yapmak

OFFICIATOR : English Turkish

n. dini tören yönetme; kutsama görevi olan kimse

OFFICINAL : English Turkish

adj. hazır (ilaç), şifalı, ilaç yapımında kullanılan